Tasavvufta Hiç Olmak: Bir Genişleme
Tasavvufta hiç olmak, kişinin kendi benliğini ve varlığını yok etmesi, yani Allah’ın varlığına ve birliğine tamamen teslim olması anlamına gelir. Bu, kişinin kendi benliğine ve isteklerine olan bağımlılığını ve bağlılığını koparması, yalnızca Allah’ın rızasına ve iradesine göre hareket etmesi anlamına gelir.
Tasavvufta hiç olmak, bir süreçtir. Bu süreç, kişinin nefsini terbiye etmesi, iradesini eğitmesi ve kalbini Allah’a yöneltmesiyle gerçekleşir. Bu süreçte kişi, Allah’ın varlığını ve birliğini daha derinden anlar, kendi benliğinin ve varlığının önemsizliğini fark eder.
Tasavvufta hiç olmak, kişinin sonsuz mutluluğa ve huzura kavuşması için gerekli bir adımdır. Bu makama ulaşan kişi, Allah’ın sevgisiyle dolup taşar, dünyanın geçici zevklerinden kurtulur ve yalnızca Allah’a yönelir.
Tasavvufta hiç olmak, genellikle iki aşamada gerçekleşir:
- Fena: Kişinin kendi benliğinin ve varlığını yok etmesi, yani Allah’ın varlığına ve birliğine tamamen teslim olması.
- Beka: Kişinin Allah’ın varlığı ve birliğinde yok olması, yani Allah’la bir olması.
Fena makamına ulaşan kişi, kendi benliğini ve varlığını tamamen unutur, yalnızca Allah’ın varlığı ve birliğiyle meşgul olur. Beka makamına ulaşan kişi ise, Allah’la bir olur, yani Allah’ın varlığında ve birliğinde kaybolur.
Hiç Olmanın Tasavvuftaki Yeri
Hiç olmak, tasavvufun temel kavramlarından biridir. Tasavvufa göre, kişinin manevi yolculuğunun amacı, Allah’a ulaşmaktır. Bu yolculuk, kişinin kendi benliğini ve varlığını yok ederek, yalnızca Allah’ın varlığına ve birliğine teslim olmasıyla gerçekleşir.
Hiç olmak, tasavvufta bir derecedir. Yani, kişi bu makama birdenbire ulaşmaz. Bu, kişinin uzun ve sabırlı bir çabayla elde ettiği bir makamdır.
Hiç Olmanın İnsan Hayatına Etkileri
Hiç olmak, kişinin dünya ile olan ilişkisini kökten değiştirir. Kişi, dünyayı ve içindeki her şeyi, yalnızca Allah’ın bir tecellileri olarak görür. Kişi, yalnızca Allah’ın rızasına ve iradesine göre hareket eder.
Hiç olmak, kişinin ruhsal gelişimine de önemli katkılar sağlar. Kişi, bu makama ulaştığında, iç huzura ve mutluluğa kavuşur. Kişi, dünyayı ve içindeki her şeyi daha iyi anlar.
Hiç Olma Yolları
- Hiç olma yoluna girmek isteyen kişi, öncelikle nefsini terbiye etmelidir. Kişi, nefsinin isteklerine ve arzularına karşı koymayı öğrenmelidir.
- Kişi, aynı zamanda iradesini eğitmelidir. Kişi, kendi kararlarını kendi vermeyi öğrenmelidir.
- Kişi kalbini Allah’a yöneltmelidir. Kişi, Allah’ın sevgisini ve huzurunu kalbinde hissetmeyi öğrenmelidir.
Hiç Olma Örnekleri
Tasavvuf tarihinde, hiç olma makamına ulaşmış birçok kişi vardır. Bu kişilerden bazıları şunlardır:
- Mevlana Celaleddin Rumi: Mevlana, hiç olma makamına ulaşmış en önemli tasavvuf ehlilerden biridir. Mevlana’nın şiirleri ve sözleri, hiç olmanın önemini vurgulamaktadır.
- Hacı Bektaş Veli: Hacı Bektaş Veli, Anadolu’da tasavvufun yayılmasına önemli katkılar sağlamış bir mutasavvıftır. Hacı Bektaş Veli’nin sözleri ve öğretileri, hiç olmanın önemini vurgulamaktadır.
- Yunus Emre: Yunus Emre, Türk tasavvufunun en önemli temsilcilerinden biridir. Yunus Emre’nin şiirleri, hiç olmanın önemini vurgulamaktadır.
Sonuç
Hiç olmak, tasavvuftaki en önemli kavramlardan biridir. Bu kavram, kişinin manevi yolculuğunun amacını ve bu yolculukta kişinin kat etmesi gereken aşamaları ifade etmektedir. Hiç olmak, kişinin dünya ile olan ilişkisini kökten değiştirir ve kişinin ruhsal gelişimine önemli katkılar sağlar.
Kaynaklar:
- Tasavvuf Tarihi ve Eserleri, Prof. Dr. Ahmet Yaşar Ocak
- Tasavvuf ve Tarikatlar, Prof. Dr. Mehmet Demircioğlu
- Tasavvuf ve Edebiyatı, Prof. Dr. Mehmet Kaplan
Kerimusta.com/Kerim Yarınıneli
Bir yanıt yazın