Küçük Katkılar Büyük Değişimlere Yol Açar
Bir zamanlar, küçük bir köy vardı; adı Sevgi’ydi. Bu köyde, zengin de fakir de, herkes birbirine yardım ederdi. Köyün en zengin adamı Hasan Bey, her sabah erkenden kalkar, köy meydanında bir masa kurar ve ihtiyacı olan herkese sıcak ekmek dağıtırdı.
Bir gün, köyün en fakir adamı Ali, Hasan Bey’e yaklaştı. “Hasan Bey,” dedi Ali, “Sizin gibi zengin olmasam da, ben de köye katkıda bulunmak istiyorum.” Hasan Bey gülümsedi ve “Herkesin verebileceği bir şey vardır, Ali,” dedi.
Ertesi gün, Ali, köy meydanına bir sandalye getirdi ve oturdu. Elinde bir sepet dolusu elma vardı. Her geçen köylüye gülümseyerek bir elma verdi. “Bu elmaları dün topladım,” dedi, “Taze ve tatlılar, lütfen alın.”
Günler geçtikçe, köylüler de bu iyilik zincirine katıldı. Kimi zaman bir çift eldiven, kimi zaman bir sepet patates… Herkes, neye ihtiyacı varsa, onu paylaşıyordu. Zengin fakir ayrımı yoktu artık; herkes birbirinin karnını doyuruyor, birbirinin yükünü hafifletiyordu.
Yıllar sonra, köyü ziyaret eden bir yabancı, bu güzel alışkanlığı gördü ve çok etkilendi. “Bu köydeki en değerli hazine nedir?” diye sordu köylülere. Onlar hep bir ağızdan, “Bizim hazinemiz, birbirimize gösterdiğimiz sevgi ve merhamettir,” dediler.
Ve böylece, Sevgi köyü, sadece topraklarıyla değil, kalpleriyle de zengin bir yer olarak anılmaya başlandı.
- Küçük Katkılar Büyük Değişimlere Yol Açar: Ali’nin elma sepeti gibi küçük katkılar, zamanla büyük bir etki yaratabilir. Herkes kendi yetenekleriyle ve imkanlarıyla katkıda bulunabilir.
- İyilik Zinciri: Bir kişi iyilik yaparsa, diğerleri de bu zincire katılır. İyilikler yayılır ve toplum daha iyi bir yer haline gelir.
- Kendini Fakir Görmemek: Zenginlik sadece maddi varlıklarla ölçülmez. Bir insanın içindeki sevgi, merhamet ve yardımseverlik onu gerçekten zengin kılar.
Öykü ve Resim: Kerim Yarınıneli/Kerimusta.com
Bir yanıt yazın