Muhammed Ziyâülhak, 12 Ağustos 1924’te doğan ve 17 Ağustos 1988’de Bahavalpur yakınlarında yaşanan bir uçak kazasında vefat eden, Pakistan’ın askeri ve siyasi sahnesinde dikkate değer bir şahsiyettir. Askeri kariyerine 1943’te başlamış ve II. Dünya Savaşı’nda, 1965’teki Hindistan-Pakistan Savaşı’nda ve Kara Eylül olaylarında görev yapmıştır. 1976’da Pakistan Kara Kuvvetleri’nin Genelkurmay Başkanı olmuş ve iki yıl sonra, 1978’de, Pakistan’ın Cumhurbaşkanı olarak göreve gelmiştir.
Ziyâülhak, 1977 seçimlerinin ardından yaşanan iç karışıklıklar sonucu Zülfikar Ali Butto’yu devirerek ülkeyi bir askeri rejim altında yönetmeye başlamıştır. Siyasi partileri kapatmış ve sıkıyönetim ilan ederek Pakistan’da bir askeri diktatörlük kurmuştur. Sovyetler Birliği’nin Afganistan’a müdahalesi sırasında, ABD ve İslam ülkelerinden aldığı askeri ve ekonomik yardımlarla yönetimini daha da güçlendirmiştir.
Aynı zamanda, Pakistan’ın nükleer programının ilerlemesinde kritik bir rol oynamıştır. Hindistan’ın nükleer üstünlüğünü dengelemek adına başlatılan çalışmalar sayesinde, Pakistan nükleer silah sahibi bir ülke olma yolunda önemli adımlar atmıştır. Ziyâülhak, ülkesinin nükleer kapasitesini artırmaya yönelik çalışmalara öncülük etmiş ve bu süreçte İslam ülkeleriyle iş birliğini güçlendirmiştir.
Kariyerinin ilk yıllarında, Ziyâülhak Dehra Dun’daki Kraliyet Hindistan Askerî Akademisi’nden mezun olduktan sonra Britanya zırhlı birliklerinde görev almış, çeşitli kurmay ve komuta pozisyonlarında bulunmuş ve Hindistan-Pakistan Savaşı’nda önemli rol oynamıştır. 1972’de tuğgeneralliğe yükselmiş, Zülfikar Ali Butto hükümetine karşı olan suçlamalar üzerine askeri mahkemelerde önemli görevler üstlenmiştir.
Ziyâülhak’ın liderliği altında, Pakistan’ın nükleer programı önemli ilerleme kaydetmiş ve ülke, nükleer silah sahibi olma yolunda ilerlemiştir. Bu süreç, bölgesel güvenlik endişeleri ve İslam ülkeleriyle olan ilişkileri çerçevesinde özellikle önemli olmuştur.
Kaynakça:
- TDV İslâm Ansiklopedisi
- Muhammed Ziyâülhak – Vikipedi.
- Nükleer Savaş: Kazananı Olmayan Felaket - 14 Mart 2025
- Köksüz Kalmak: Bir Milletin Hafızasını Kaybetmesi - 13 Mart 2025
- Kargalar: Tüylü Dahilerin Büyüleyici Zekası - 12 Mart 2025