Piri Reis: Osmanlı’nın Denizlerdeki Dehası ve Bilgin Kaşifi
Osmanlı denizciliğinin en parlak isimlerinden biri olan Piri Reis, sadece bir kaptan-ı derya değil, aynı zamanda kartografi ve coğrafya alanında da çağının ötesinde bir bilgin olarak tarihe geçmiştir. Osmanlı’nın Akdeniz ve Hint Okyanusu’ndaki gücünü pekiştirmek için verdiği mücadelelerde kritik roller üstlenmiş, haritaları ve eserleriyle dünya coğrafyasına önemli katkılar sağlamıştır. Ancak büyük zaferlerle dolu kariyeri, trajik bir sonla noktalanmıştır.
Denizlere Açılan Bir Bilgin
Piri Reis, 1470 yılı civarında Karaman’da doğduğunda, Osmanlı’nın deniz gücü henüz Akdeniz’de kesin bir hakimiyet kurma aşamasındaydı. Karamanoğulları Beyliği Osmanlı’ya ilhak edildikten sonra ailesiyle birlikte İstanbul’a göç etti. Burada denizciliğe olan ilgisi, Osmanlı’nın ünlü kaptanlarından biri olan amcası Kemal Reis sayesinde gerçek bir tutkuya dönüştü.
Amcasıyla birlikte Akdeniz’in dört bir yanını gezdi, Osmanlı donanmasının yanı sıra Endülüs’te Hıristiyan krallıklarının zulmünden kaçan Müslümanları Kuzey Afrika’ya taşıma harekâtlarında yer aldı. Cebelitarık’tan Mısır’a, Ege’den Adriyatik’e kadar Osmanlı bayrağını dalgalandıran seferlerde bulunarak denizlerde ustalaştı.
Kitab-ı Bahriye ve Osmanlı Deniz Haritalarına Katkısı
1511’de Kemal Reis’in bir deniz kazasında hayatını kaybetmesi, Piri Reis’in kariyerinde yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Barbaros Kardeşler ile Cezayir’in Osmanlı topraklarına katılmasında önemli bir rol oynadı. Yavuz Sultan Selim’in Mısır Seferi’nde Osmanlı donanmasının başına geçerek Nil ve Kızıldeniz bölgesinde Osmanlı hakimiyetini pekiştirdi.
1521’de Gelibolu’ya dönerek en büyük eseri olan Kitab-ı Bahriye’yi yazmaya başladı. Bu eser, dönemin en detaylı denizcilik rehberlerinden biri olup Osmanlı donanmasının rotalarını ve stratejik bilgilerini kapsıyordu. Eseri Kanuni Sultan Süleyman’a sunduğunda Osmanlı’nın “bilgin denizcisi” olarak anılır hale gelmişti.
Piri Reis’in Sonu: Savaşın Ortasında Kaybedilen Bir Lider mi?
1552’de Osmanlı donanmasının başına geçerek 31 gemilik bir filo ile Hint Okyanusu’na açıldı. Portekizlilerin elindeki Hürmüz Adası’nı kuşatmasına rağmen büyük kayıplar verdi ve donanmasını Basra’da bırakmak zorunda kaldı. Bu hareketi, ona karşı ciddi bir siyasi kampanyanın başlamasına neden oldu.
Basra Beylerbeyi Kubad Paşa ve Mısır Beylerbeyi Mehmed Paşa, Piri Reis’i Kanuni Sultan Süleyman’a şikayet ederek “itaatsizlik” ve “ganimetleri zimmetine geçirmek” ile suçladı. Bazı tarihçilere göre, bu suçlamalar dönemin Osmanlı bürokrasisindeki rekabet ve kıskançlıkların bir sonucuydu. Divan-ı Hümayun’da hakkında verilen hüküm sonucu 1554’te, 84 yaşında idam edildi. İdamından önce söylediği şu söz, onun bağlılığını ve hayal kırıklığını özetler:
“Devlete hizmetim kabul görmediyse, denizler şahidim olsun!”
Tarihçiler Ne Diyor?
Stratejik Hata mı, Siyasi Komplo mu?Tarihçi İdris Bostan, Piri Reis’in Basra’da gemilerini bırakmasının bir “acil onarım ihtiyacı“ndan kaynaklandığını belirtirken, Giancarlo Casale onun “Kanuni’nin Hint politikasındaki başarısızlığının kurbanı” olduğunu söylüyor.
Sonuç
Piri Reis, Osmanlı’nın denizlerdeki en parlak dehalarından biri olarak tarihteki yerini almıştır. Onun mirası, sadece Osmanlı’ya değil, dünya coğrafyasına da önemli katkılar sağlamıştır.
Kerim Yarınıneli/KerimUsta.com
Kaynaklar:
- TDV İslam Ansiklopedisi, “Pîrî Reis” Maddesi, Cilt 34-Sayfa 283-285
- İdris Bostan, Osmanlı Denizcilik Tarihi, Türk Tarih Kurumu Yayınları, 2020.
- Svat Soucek, Piri Reis and Turkish Mapmaking After Columbus, Oxford University Press, 1996.
- Gregory McIntosh, The Piri Reis Map of 1513, University of Georgia Press, 2000.
- Encyclopedia Britannica, “Piri Reis“.

- Hava Muhalefetine Karşı Hayatta Kalma Rehberi - 17 Mart 2025
- Muamma Ustası: Şair Emri’nin Hayatı ve Eserleri - 15 Mart 2025
- Nükleer Savaş: Kazananı Olmayan Felaket - 14 Mart 2025