Abdal Musa Hakkında Bilgi

Kategori: İz Bırakanlar | 0

Kerim Usta -Yüzyıllara Göre Divan Edebiyatı
Abdal Musa’nın yaşamıyla ilgili bilgiler, yazılı kaynaklarda oldukça azdır, daha çok söylencelere dayanır. Yunus Emre, Hazreti Mevlana, Nasrettin Hoca, Hacı Bektaş Veli gibi Türk halkının gönlünde taht kurduğundan Abdal Musa Sultan’ın mezarının kendi köyünde yöresinde olduğuna inanılmaktadır.

Abdal Musa Sultan, bazı söylencelere göre Peygamberimiz Hazreti Muhammed’in soyundan gelen Hacı Bektaş Veli’nin amcası olan Haydar Ata’nın oğlu, Hasan Gazi’nin oğludur.

Yazılı kaynaklardan söylencelerden anlaşıldığı kadarıyla 14. yüzyılda yaşadığı Osmanlı’nın ilk padişahlarından Orhan Gazi ile birlikte Bursa’nın fethine katıldığı, Osmanlı’nın genişlemesinde etkin görevler üstlenen Yeniçeri Ordusunun kuruluşu ile yakından ilgilendiği bilinmektedir.

Söylenceler Bursa’nın fethinden evvel Buharadan gelen kırk abdaldan biri olarak gösterir. Ancak, Abdal Musa Sultan, aşağıdaki şiirinde de görüldüğü gibi kendini Hoy’lu kabul eder.

Kim ne bilir bizi nice soydayız
Ne zerrede oddan ne de sudanız

Bize meftün olan marifet söyler
Biz Horasan ellerinde boydanız

Musa gibi lentarani deniriz
Aslımı sorar isen Hoy’ danız.

Yine, Elmalı’nın Tekke köyünde Antalya Müzesinin ilk müdürü Süleyman Fikri Erten tarafından bulunan 23 mm. kutrundaki tarihsiz bir mühürde Abdal Musa’nın peygamber sülalesinden olduğu, Hoy’dan Anadolu’ya geldiği belirtilir.

Anadolu ulularından Abdal Musa Sultan için “Horasan mülkünden Hoy’dandır. Aslı Şah İmam Hasan’dır pirimin nesli” diyen Bektaşi ozanlarından Geda Muslu yine (Abdal Musa Sultan’ın) “Rumeli’ne kumandan olduğunu, tahta kılıcı ile taşı ikiye böldüğünü, bütün Rumeli’ni İslam’a getirdiğini, kâfirlere gazalarda bulunduğunu” belirtir.

Horasan’dan Rum’a zuhur eyleyen
Pirim Hacı Bektaş Veli değil mi
Binip cansız duvarları yürüten
Pirim Hacı Bektaş Veli değil mi?

Anadolu’nun ünlü erenlerinden ve ermişlerinden olan Abdal Musa Sultan, aynı zamanda ünlü bir ozan ve düşünürdür. Aslen Horasan’lı dır. Azerbaycan’ın Hoy kasabasına gelmiş ve bir süre orada yaşamış olduğundan, “Hoylu’ olarak tanınmıştır. Hacı Bektaş Veli’nin amcası Haydar Ata’nın oğlu, Hasan Gazi’nin oğludur. Kaygusuz Abdal Menkıbesine göre “Kösre Musa” adıyla da anılır.

Abdal Musa Sultan, Horasan Erenlerinden ve Hz. Peygamber soyundandır. 14. yy. da yaşadığı ve Osmanlıların Bursa’yı fethi yıllarında Orhan Bey’in askerleriyle savaşlara katıldığı ve büyük yararlıklar gösterdiği tarihi kaynaklarda yazılıdır. Hacı Bektaş Veli’nin önde gelen halifelerindendir. Payesi sultanlık, mertebesi “Abdallık”. Pir evindeki hizmet postu ise, “Ayakçı Postu’dur. Bu post Bektaşi tarikatındaki on iki posttan on birincisi olup, diğer adı ‘Abdal Musa Sultan Postu”dur. Ayakçılık, Abdallık mertebesidir.

Elmalı, Tekke köyündeki dergahı, ilk Bektaşilerin dört büyük “Asitanei Bektaşiyan” dan biridir. Ancak, Anadolu’nun inanç coğrafyasında seçkin bir yeri, etkin bir gücü olan Abdal Musa Sultan adına daha bir çok yerde makam ve mezarlar yapılmıştır. Bir çok yazar ve araştırmacı, bu büyük savaşçı ve düşünürü konu alan araştırmalar yapmışlardır. Bazılarına göre, Abdal Musa Sultan; Bursa’nın fethine katıldıktan sonra Manisa, Aydın ve Denizli yöresinde bulunmuş, daha sonra da Türkmen ve yörüklerin yoğun bulunduğu Elmalı yöresinde tekkesini kurmuştur. Ayrıca Denizli’de yatan “Büyük Yatağan Baba”dan esinlendiğini de belirtmişlerdir.

Abdal Musa Sultan, Elmalı yôresinde kurduğu tekkesinde sayısız kişiler irşad etmiş (uyarmış) ve bunlar arasında büyük ozanlar yetişmiştir. Bunların en ünlüsü de, Alevi-Bektaşi edebiyatın abidelerinden sayılan Kaygusuz Abdal’dır.

Herhangi bir mahlas kullanmayan Abdal Musa, eserlerinde de bu ismi kullanmıştır. Asıl ismi Musa olan ozanın Abdal sıfatını dönemin Alevi önderlerinden aldığı bilinmektedir. Kimi eserlerde kendini ifade ederken Köselen Musa olarak tanıtan yazar, bunun dışında Kaygusuz Abdal tarafından da Kösre Musa olarak tanıtılmıştır.

Şair, düşünür, Horasan ereni Abdal Musa Sultan’ın keramet ve erdemleri yedi yüzyıldan bu yana dillerde söylenir durur. Antalya, Elmalı ilçesine bağlı Tekke köyündeki türbesi, 14. yy.’da Selçuklu mimarisi örneğinde yapılmıştır. Tekke hakkında en önemli bilgiyi 17 yy. da burayı ziyaret eden ünlü gezgin Evliya Çelebi, Seyahatnamesinde vermiştir. Bu bilgilere göre tekkenin kubbesindeki altın alem, beş saatlik yerden görülüyormuş. Abdal Musa Sultan sandukası baş ucunda seyyid olduğunu gösteren yeşil imamesi durur. Tekkenin etrafında bağ ve bahçeler uzanır, Misafirhaneler, kiler, mutfak meydanlar gibi bir çok ek binalar varmış. Mutfakta kırk derviş hizmet eder. Meydanın dışında ayrıca büyük bir misafirhane bulunur ki, üstü konak, altı ise iki yüz at alacak kadar büyük bir ahırdır. Misafir hiç eksik olmaz.

Tekke yapıldığı günden beri mutfağında hiç ateş sönmemiştir. Evliya Çelebi;Tekkenin çok zengin vakıfları vardır. On binden fazla koyunu, bin camuzu, binlerce devesi ve katın, yedi değirmeni ve daha birçok varlığı ile üç yüz elli yıl önceki Abdal Musa Sultan tekkesinin çok büyük zenginliklere sahip bir kurum olduğunu belirtmiştir.

Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasından sonra dağıtılan tekkeler arasında Abdal Musa Sultan tekkesi de nasibini almıştır. 1242 (1829)’da hükümetçe gönderilen memurlar tarafından, dergahta mevcut bütün eşyalar ve binlerce canlı hayvan satılıp defteri İstanbul’a gönderilmiştir. Bu hal tekkelerin 1925’de kapanmasına kadar yaşanmıştır.

Eserleri:

Abdal Musa’nın günümüze kadar gelen şiirleri çok azdır. Bugüne kadar yalnızca 4 adet şiiri gelen Abdal Musa’nın bilinen en ünlü eserleri:

  • Abdal Musa Velayetnamesi
  • Abdal Musa Nasihatnamesi.

Şiirinden Örnek:

Kim ne bilür bizi nice soydanuz
Ne zerre ottan ne hod sudanuz

Bizim meftunumuz marifet söyler
Biz Horasan mülkündeki baydanuz

Yedi deniz bizim keşkülümüzde
Hacem umman ise biz de göldenüz

Hızır İlyas bizim yoldaşımızdır
Ne zerrece Günden ne de Aydanuz

Yedi tamu bize nevbehar oldu
Sekiz uçmak içindeki köydenüz

Bizim zahmımıza merhem bulunmaz
Biz kudret okuna gizli yaydanuz

Turda Musa durup münacat eyler
Neslimizi sorarsanız ‘Hoy’ danuz

Ali geldi adım bahane
Güvercin donunda kondum cihana
Abdal Musa oldum geldim zemana
Arif anlar bizi nice sırdanuz.

Horasan’dan Rum’a zuhur eyleyen
Pirim Hacı Bektaş Veli değil mi
Binip cansız duvarları yürüten
Pirim Hacı Bektaş Veli değil mi?

Doksan altı bin Horasan Pirleri
Elli yedi bin de Rum erenleri
Cümlesinin servirazı serveri
Pirim Hacı Bektaş Veli değil mi?

Balım Sultan arkadaşı, yoldaşı
Kızıldeli Sultan dürür hem eşi
Abdal Musa Sultan dersen ne kişi
Pirim Hacı Bektaş Veli değil mi?

Kaynak:

  • Elmalı Kaymakamlığı-elmali-gov-tr
  • Elmalı Belediyesi-elmali-bel-tr
Takip Et Kerim Usta:

Herkesin bir yaşama nedeni var. Benimkiyse, bir "Sevda"...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir