Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları

Oğlunuza Düşündüğünüz İsimler ve Anlamları

Erkek bebek isimleri ve Anlamları

Erkek bebek isimleri, bir ailenin kültürel mirasını, değerlerini ve umutlarını yansıtan önemli birer semboldür. Her isim, farklı anlamlar ve tarihsel bağlamlarla bebeklerin geleceğine bir dokunuş bırakır. Türkiye’de, erkek bebeklerine verilen isimler genellikle dini, tarihi ya da anlamlı bir derinlik taşır. İsimler, bir çocuğun kimliğini şekillendiren, ailelerin de duygu ve düşüncelerini ifade eden güçlü bir unsurdur. Bu yazıda, erkek bebek isimlerinin anlamlarına ve kökenlerine dair bir yolculuğa çıkacağız.

KerimYarınıneli/KerimUsta.com

  • ABAY : Hünerli.
  • ACAR : Becerikli, atılgan
  • ACUN : Dünya, varlık
  • AKAY : Beyaz ay, dolunay
  • AKEL : Dürüst, güvenilir
  • AKGÜN : Mutlu, sevinçli gün
  • AKIN : 1.Arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olmak. 2.Baskın.
  • AKTAÇ : Beyaz taç, gelin tacı
  • AKTAN : Aydınlık gece
  • ALİ : Yüce, ulu
  • ALİCAN : Candan, cana yakın
  • ALİŞAN : Şanı şerefi en yüksek olan
  • ALKAN : Kızıl kan
  • ALKIN : Sevdalı,aşık
  • ALP : Kahraman, cesur,savaşçı
  • ALPAR : Yiğit,cesur
  • ALPASLAN : Aslan gibi cesur, savaşçı beyi
  • ALPTUĞ : Yiğitlik simgesi.
  • ALPER : Yiğit insan, yiğit erkek.
  • ALPEREN : Yiğit ve ermiş kişi.
  • ALPHAN : Yiğit, hükümdar
  • ALPTEKİN : Tek yiğit,prens
  • ALTAN : Sabah güneş doğarken ki zaman
  • ALTAY : Orta Asya’da Tanrı dağı,bir Türk boyu
  • ALTUĞ : Kızıl tuğ, al renkli.
  • ANIL : Amaç, erek, hatırlanmak.
  • ANDAÇ : Armağan, hediye
  • ARAL : Takımada, sıradağlar.
  • ARCAN : Saf, temiz
  • AREL : Temiz, dürüst
  • ARDA : 1.İşaret olarak yere dikilen çubuk. 2.Ardıl.
  • ARGUN : Zayıf, güçsüz,dermansız
  • ARGÜN : Temiz, aydınlık gün
  • ARIKAN : Temiz soy
  • ARIN : Temiz, saf – Alın
  • ARİF : Anlayışlı, tanınmış, meşhur, bilgi sahibi
  • ARKAN : Temiz kandan gelen – Üstün, galip
  • ARKUT : Temiz ve kutlu.
  • ARMAN : Hasret, özlem – Sıkıntı
  • ARSLAN : Yırtıcı, güçlü,yiğit
  • ARTUN : Kendine güvenen, onurlu.
  • ATABERK : Şehzade eğitmeni – Devlet yetkilisi
  • ATACAN : Hoşgörülü, babacan
  • ATAK : Canlı, girişken-Cömert-Nişancı
  • ATAKAN : Düşünmeden cesurca işe girişen
  • ATALAY : Ünlü, şöhretli
  • ATAMAN : Ata kişi, önder
  • ATASOY : Ataların soyundan gelen
  • ATAY : Bilinen,tanınmış
  • ATİLLA : Savaşçı,fatih – Büyük,ünlü
  • AYBAR : Gösterişli,heybetli
  • AYBERK : Ay gibi güzel ve sağlam.
  • AYDIN : Işıklı-Aylı gece-Açık, belli-Uğurlu
  • AYHAN : Ay hakimi
  • AYKAN : Soylu, asil
  • AYKUT : Ay gibi uğurlu.
  • AYTAÇ : Ay biçiminde taç
  • AYTEK : Ay gibi
  • AYTEKİN : Ay şehzadesi, prensi
  • AYTUNÇ : Ay gibi güzel, tunç kadar sağlam
  • AZİZ : Sevgili – Az bulunur- Muhterem
  • AZMİ : Kararlılık – Güçlü, kuvvetli
  • BAHA : Kıymet, değer, para.
  • BAHİR : Deniz-Belli, açık-Işıklı, parlak
  • BALER : Tatlı dilli, cana yakın
  • BALKI : Şimşek, ışık, parlayış.
  • BARAN : Direnci kıran güç, ulu, yüksek.
  • BARAY : Sonsuzluk.
  • BARBAROS : Kızıl sakal
  • BARIN : Güç ve kuvvet.
  • BARIŞ : Sulh.
  • BARKIN : Gezmek, görmek, gezgin.
  • BARKAN : Çölde oluşan küçük kum kitlesi
  • BARLAS : Kahraman
  • BARS : Kaplan benzeri yırtıcı hayvan
  • BARTU : En eski Türk hanlarından biri.
  • BAŞER : Başta gelen
  • BATI : Güneşin battığı yön
  • BATIHAN : Batı’nın hükümdarı, hanı
  • BATURALP : Yiğitler yiğidi
  • BATIRAY : Ay gibi yiğit
  • BATUĞ : Üstün olan, yiğit. Az.
  • BATUHAN : Yiğit hükümdar.
  • BATUR : Yiğit, yürekli, bahadır.
  • BAYAR : Ulu, yüce
  • BAYBARS : Eski Türklerin beslediği kaplan
  • BAYBORA : Fırtına
  • BAYCAN : Zengin
  • BAYHAN : Zengin ve güçlü
  • BAYKAL : Yaban kısrağı – Sibirya’da bir göl
  • BAYSAL : Soylu, ünlü
  • BAYÜLKEN : Göğün 16.katında oturan barış tanrısı
  • BEDİR : Dolunay.
  • BEDİRHAN : İleri görüşlü lider
  • BERK : 1.Sert, sağlam, katı. 2.Yıldırım.
  • BERKAY : Güçlü ve ay gibi.
  • BERKE : Kamçı, kırbaç.
  • BERKAN : Parlama – Kıvırcık kuzu postu
  • BERKANT : Bozulmaz yemin
  • BERKAY : Ay gibi güçlü
  • BERKE : Kamçı
  • BİLGEHAN : Göktürk hakanı
  • BİLGİN : Alim, bilgili kişi
  • BİRANT : Tek yemin. Özelliği olan yemin
  • BOĞAÇ : Bir Dede korkut kahramanı
  • BORA : Şiddetli rüzgar
  • BORAN : Rüzgar şimşek ve gök gürültüsü ile ortaya çıkan sağanak yağışlı hava olayı.
  • BUĞRA : Erkek deve
  • BURAK : Hz. Muhammed’in Miraç gecesi bindiği efsanevi at
  • BURÇ : Kale, hisar çıkıntısı – Güneş sistemi – sarp yamaç
  • BÜLENT : Yüce, yüksek
  • CABBAR : Kuvvet,kudret sahibi-Becerikli
  • CAFER : Küçük akarsu
  • CAHİT : Çaba gösteren, çalışkan
  • CAN : İnsan ve hayvanlarda yaşamayı sağladığına ve ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan madde dışı varlık.
  • CANALP : Özünde yiğitlik, güç olan
  • CANBERK : Güçlü, sağlam
  • CANDAŞ : Dost, yoldaş
  • CANDEMİR : Özü demir gibi sağlam
  • CANDOĞAN : Cana doğan
  • CANEL : Dostluk eli
  • CANER : Çok içten, sevilen.
  • CANKUT : Neşe, mutluluk, talih, baht.
  • CANTEKİN : Tek, eşsiz can
  • CAVİT : Sonsuz, ebedi
  • CELAL : Büyüklük, yücelik – Öfke, kırgınlık
  • CELAYİR : Moğolların kollarından
  • CELİL : Büyük, yüce
  • CEM : Hükümdar – Toplanma, biraraya gelme
  • CEMAL : Güzel yüz – Yüz güzelliği
  • CEMİL : Güzel yakışıklı erkek – İyilikle anma
  • CEMRE : Ateş,kor-Suda,havada,toprakta oluştuğuna inanılan sıcaklık
  • CENAP : Şeref, onur
  • CENGİZ : Güçlü, gözüpek
  • CENGİZHAN : Moğol İmparatorluğunu kuran hükümdar
  • CENK : Savaş
  • CEVAHİR : Mücevher,değerli süs taşı
  • CEYHUN : Orta Asya’da bir akarsu – Cennet’in 4 nehrinden biri
  • CİHAN : Dünya
  • CİHANGİR : Dünyaya egemen olan
  • CİHAT : Din uğruna savaşan
  • COŞKUN : Heyecanlı, kabına sığmayan
  • CUMHUR : Halk, topluluk
  • CÜNEYT : Küçük asker
  • ÇAĞAN : Bayram, şenlik
  • ÇAĞATAY : Tay-Doğu Türklerine verilen ad
  • ÇAĞDAŞ : Çağın koşullarına uygun.
  • ÇAĞIN : Yıldırım, şimşek
  • ÇAĞKAN : Canlı, dinamik, çalışkan.
  • ÇAĞLAR : Şelale, çağlayan
  • ÇAĞMAN : Çağdaş insan
  • ÇAĞRI : Çakır gözlü
  • ÇAKAR : Parlayan, ışık veren
  • ÇAKIN : Şimşek, parıltı
  • ÇAKIR : Mavi renkli, gri benekli gözü olan
  • ÇELİK : Su verilip sertleştirilmiş demir – Çok güçlü
  • ÇELİKER : Çelik gibi güçlü
  • ÇETİN : Sert-Çözümü zor, sarp-İnatçı, azimli
  • ÇEVİK : Çabuk davranan, hareketli
  • ÇIĞIR : Çığın açtığı iz, yol – Yenilikçilik
  • ÇINAR : Uzun ömürlü, uzun boylu, kalın gövdeli bir ağaç türü
  • DALAN : Biçim – İnce, zarif
  • DALAY : Deniz.
  • DARCAN : Sıkıntılı, aceleci
  • DEMİR : Kolay işlenen dayanıklı bir maden
  • DEMİRALP : Demir gibi güçlü, yiğit
  • DEMİRCAN : Özü demir gibi sağlam
  • DEMİREL : Demir gibi güçlü eli olan
  • DEMİRHAN : Demir gibi güçlü hükümdar
  • DEMİRKAN : Güçlü soydan gelen
  • DENİZ : Deniz, su kütlesi, derya
  • DENKTAŞ : Akran, aynı yaşta
  • DERVİŞ : Tarikata girmiş – Hoşgörülü, alçakgönüllü
  • DERYA : Deniz – Engin bilgili – Çok
  • DEVRAN : Felek, kader
  • DEVRİM : Olumlu yönde değişiklik yaratan hareket
  • DİLMEN : Güzel konuşan
  • DİNÇ : Güçlü, sağlıklı
  • DİNÇER : Güçlü, sağlıklı
  • DOĞA : Tabiat
  • DOĞAN : Yırtıcı bir kuş
  • DOĞU : Güneşin doğduğu yön
  • Doğuhan : Doğunun hükümdarı
  • DOĞUKAN : Doğulu, doğu soyundan
  • DOĞUŞ : Yaradılış
  • DORUK : En yüksek yer, zirve – Üstün başarı
  • DORUKHAN : Zirvenin hükümdarı
  • DURAN : Varlığını sürdüren-Dağ yolu-Dingin, sakin
  • DURUKAN : Kanı saf, berrak.
  • DÜNDAR : Artçı asker, birliği koruyan asker
  • ECEVİT : Çevik, çalışkan,açık fikirli- Yaramaz, sinirli
  • EDİZ : Yüksek yer – Ulu, yüce
  • EFE : Batı Anadolu’da köy yiğidi, zeybek.
  • EFGAN : Ağlayıp inleme – feryat
  • EGE : Bir çocuğu koruyan, ona bakan – Büyük ulu
  • EGEHAN : Engin denizlerin hükümdarı.
  • EGEMEN : Hakim , hüküm süren
  • ENES : Şecereli Arap atı.
  • ENİS : Dost, arkadaş.
  • EMİR : Bir kavmin başı -Peygamber soyundan – Kumandan
  • EMİRHAN : Emirlerin başı, hükümdarı
  • EMRAH : Bir halk ozanımız
  • EMRE : Aşık, vurgun
  • ENDER : Çok az, nadir bulunan
  • ERTUĞ : Yiğit başlığı.
  • ENER : En yiğit, en kahraman
  • ENGİN : Uçsuz bucaksız – Yüksekte olmayan yer
  • ENGİNSU : Açık deniz
  • ENVER : En nurlu, en parlak
  • ERALP : Yiğit
  • ERAY : İlk ay
  • ERBATUR : Cesur, yiğit
  • ERBERK : Şimşek gibi yiğit
  • ERCAN : Canlı, sağlıklı
  • ERCÜMENT : İtibarlı, haysiyetli, değerli
  • ERDAL : Tek erkek
  • ERDEM : Namus, fazilet – Hüner – Ruhsal yetkinlik
  • ERDEN : El değmemiş
  • ERDİNÇ : Duru, güçlü erkek
  • EREN : Yetişmiş – Cesur, yiğit – Ermiş kişi
  • ERDOĞAN : Yiğit doğmuş
  • ERGİN : Olmuş, yetişmiş – Reşit
  • ERGUN : Oynak, hızlı giden at
  • ERGÜN : Yumuşak huylu, uysal
  • ERHAN : Adaletli hükümdar
  • FADIL : Fazietli, ahlaklı – Fazıl
  • FAHİR : İftihar edilecek, övülecek
  • FAHRETTİN : Diniyle övünen
  • FAHRİ : Şeref ve itibar için yapılan iş
  • FAİK : Üstün, yüksek
  • FALİH : Başarı kazanan, isteğine ulaşan
  • FARUK : Haklıyı haksızı ayırabilen – Keskin
  • FATİH : Fetheden – Hüküm veren
  • FAZIL : Faziletli, ahlaklı
  • FEHİM : Anlayışlı, zeki
  • FERDİ : Kişiye özgü
  • FERHAT : Güçlükleri yenip bir yeri ele geçiren
  • FERHAN : Sevinç, mutlu
  • FERİD : Eşsiz, tek, benzeri olmayan
  • FERİDUN : Eşsiz, tek
  • FERİT : Avcı kuş
  • FERKAN : Güçlü, saygın soydan gelen
  • FERRUH : Uğurlu – Kutsal
  • FETHİ : Fetih ile ilgili
  • FEVZİ : kurtuluşla, zaferle ilgili – galip üstün gelen
  • FEYYAZ : Faydalı, verimli, bereketli
  • FIRAT : Tatlı su – Türkiye’nin en uzun akarsuyu
  • FİKRET : Düşünce – Akıl, anlayış
  • FUAT : Kalp, gönül
  • FURKAN : Doğruyu yanlıştan ayırma
  • GALİP : Üstün gelen, kazanan
  • GANİ : Zengin, varlıklı – Bol
  • GAZANFER : Aslan – Yiğit, yürekli
  • GEDİZ : Su birikintisi, gölcük – Ege’de bir akarsu
  • GENCAL : Genç, taze
  • GENCALP : Genç yiğit, kahraman
  • GENCAY : Ayın bir haftalık hali, hilal
  • GENCER : Genç yiğit
  • GİRAY : Uygun, laik.
  • GİRGİN : Kolay yakınlık kuran
  • GÖKALP : Mavi gözlü yiğit – Göklerin yiğidi
  • GÖKAY : Mavi ay
  • GÖKBERK : Mavi gözlü, sert kişi
  • GÖKCAN : Mavi gözlü dost, candan kişi
  • GÖKÇE : Güzel, gösterişli – Yiğit, cesur – Mavi gözlü
  • GÖKÇEN : Güzel, hoş
  • GÖKHAN : Eski Türklerde gök tanrısı – Göklerin hakimi
  • GÖKMEN : Sarışın, mavi gözlü
  • GÖKSEL : Gökle ilgili
  • GÖKTAN : Mavi şafak
  • GÖKTUĞ : Mavi tuğ.
  • GÜÇHAN : Çetin, güçlü han
  • GÜÇLÜ : Kuvvetli, gücü yerinde – Önemli, etkili – Şiddetli
  • GÜLTEKİN : Genç, nazik delikanlı
  • GÜNALP : Güneş gibi yiğit
  • GÖRKAY: Güzel ay.
  • GÜNEY : Dört yönden biri – Her zaman güneşli yer
  • GÜNKUT : Günün uğuru
  • GÜNTAN : Güneşin doğuşundan az önceki zaman
  • GÜNTEKİN : Güneş gibi tek
  • GÜRAL : Hakkını bol bol, çok al
  • GÜRALP : Güçlü yiğit
  • GÜRAY : Çok ışıklı, aydınlık.
  • GÜRCAN : Güçlü, coşkulu can
  • GÜRKAN : Gürbüz, kanı bol
  • GÜROL : Hayat boyu her şeyin bol olsun
  • GÜRTAN : Işıklı, geniş tan yeri
  • GÜVEN : Kuşku duymadan bağlanma, inanma – Cesaret
  • GÜVENÇ : Güven – Sevinçli – Dayanak, yardım
  • GÜZEY : Güneş görmeyen yer, kuzey
  • HAFIZ : Koruyan, saklayan – Kur’an ı ezberlemiş kişi
  • HAKAN : Eski Türk ve Moğol hükümdarı
  • HALDUN : Sonsuz, ebedi olan
  • HALİT : Sonsuz, sürekli – Bir yıldan çok yaşayan
  • HALİL : Yakın dost
  • HALİM : Sessiz, sakin – Yumuşak huylu, yavaş
  • HALİS : Katıksız – Saf, temiz, hilesiz – Yalnız
  • HALUK : İyi huylu, geçimli
  • HAMDİ : Allah’ı övmek, şükretmek
  • HAMİ : Himaye eden, koruyan
  • HAMİT : Övgüye değer
  • HARUN : İnat eden, huysuz
  • HASAN : Güzellik, iyilik
  • HASRET : Özlem
  • HAZAR : Barış, güven
  • HAZIM : Akıllı, iş bilir
  • HEPER : Her zaman yiğit.
  • HINCAL : Öç al
  • HİDAYET : Doğru yola girme – Müslüman olma
  • HİKMET : Bilgelik – Özlü söz, vecize
  • HİRAM : Yürüme, gezinme
  • HULKİ : Yaradılışla ilgili – İyi huylu, ahlaklı
  • HULUSİ : Saf, içi temiz – Samimi, içten
  • HURŞİT : Güneş
  • HÜRAY : Ay gibi özgür
  • HÜREL : Özgür ülke.
  • HÜRCAN : Özgür
  • HÜRKAL : Özgür kal.
  • HÜRKAN : Özgürlüğüne düşkün bir soydan gelen.
  • HÜROL : Özgür ol.
  • HÜSEYİN : Küçük sevgili
  • HÜSNÜ : Çok güzel
  • ILDIR : 1.Parıltı. 2.Alaca karanlık.
  • ILDIZ : Yıldız – Gündönümünden 10 gün öncesi
  • ILGAR : Çabuk, hızlı – Hücum, akın – Havanın açık olması – Öfke
  • ILGAZ : 1.Dizginleri koyuverilmiş atın dört nala koşması.2.Atla ansızın yapılan doludizgin saldırı.
  • IRA : Öz yapı, karakter, kişilik.
  • IŞIKHAN : Işıklı han
  • IŞINER : Işık saçan yiğit.
  • İBRAHİM : İnananların babası – Peygamber
  • İDRİS : Hoş kokulu bir kiraz türü – Bilimde ileri düzeyde olan – Peygamber
  • İHSAN : İyilik – Bağış, bağışlama
  • İLAYDIN : Aydınlık, mutlu, demokratik ülke.
  • İLBAY : Bir yerin saygın kişisi sözü geçen.
  • İLBEY : Vali
  • İLCAN : Yurttaş, vatandaş.
  • İLGİN : Gurbette yaşayan, garip.
  • İLGÜ : Engel.
  • İLHAMİ : İçe doğanlarla, esinle ilgili
  • İLHAN : Hükümdar, İmparator, Yönetici
  • İLKAN : Bir Türk hükümdarı.
  • İLKAY : Yeni ay, ayın ilk hali
  • İLKCAN : İlk doğan erkek çocuklara verilen ad
  • İLKE : Temel düşünce, prensip – Temel bilgi – Davranış kuralı
  • İLKER : İlk doğan erkek çocuk
  • İLKUT : Kutlu, mutlu ülke.
  • İLTEKİN : Tek eşsiz ülke
  • İLTER : Yurdunu seven, koruyan
  • İNAL : Kendisine inanılan
  • İNAN : Dizgin – Yönetme – İman
  • İNANÇ : Bir düşünceye bağlılık – İman – Doğru, emin
  • İRFAN : Bilme, anlama – Sezme, kavrama gücü
  • İSHAK : Bilgin olarak tanınan bir peygamber
  • İSLAM : İslam diniden olan, Müslüman
  • İSKENDER : Bir Makedon kumandanı
  • İSMAİL : İbrahim peygamberin oğlu
  • İSMET : Masumluk, temizlik – Haramdan çekinme
  • İŞÇAN : Çalışkan
  • İZZET : Değer, kıymet – Kuvvet, kudret – Hürmet, saygı
  • KAAN : 1.Hükümdar.2.Çin ve Moğol hükümdarlarına verilen ad.
  • KADEM : Uğur – Ayak adımı – Yarım arşın
  • KADİR : Kuvvetli, güç sahibi – Değer, onur, şeref
  • KADRİ : Değer, kıymetle ilgili
  • KAĞAN : Kaan, hükümdar
  • KAHRAMAN : Yiğit, cesur – Bir olayın baş kişisi
  • KAMER : Ay – Sadık hizmetli
  • KAMURAN : Arzusuna erişmiş
  • KANDEMİR : Güçlü soydan gelen
  • KANER : Yiğit soydan gelen.
  • KARABEY : Esmer, rengi karaya çalan Bey
  • KARACAN : Esmer – Küçük ağaçcık
  • KARAHAN : 1.Tarihte bazı hanlara verilen ad.2. Anadolu’da bir devlet.
  • KARATAY : Anadolu Selçuklu devlet adamı.
  • KARAN : Kahraman, yürekli – Karanlık
  • KARANALP : Esmer, karayağız, yiğit
  • KARTAL : Çok güçlü, iri yırtıcı kuş
  • KARTAY : Yaşlı, pir
  • KAYA : Büyük, sert taş kütlesi
  • KAYAHAN : Güçlü, sert hükümdar
  • KAYHAN : Güçlü hükümdar
  • KEMAL : Olgunluk – En yüksek değer – Erdem
  • KENAN : Hz.Yakup’un ülkesi. Cennet, Filistin
  • KEREM : Soyluluk – Cömertlik, bağış
  • KEREMŞAH : Asil, soylu şah, hükümdar
  • KERİM : Cömert – Ulu, büyük
  • KILIÇ : Sivri uçlu, keskin, çelikten silah
  • KILIÇALP : Kılıç gibi keskin, yiğit
  • KILIÇHAN : Kılıç gibi keskin, güçlü yiğit
  • KIRCA : Dolu – Ufak taneli kar – Borayla gelen yağmur
  • KIRDAR : Ölçülü davranış
  • KIRHAN : Kırçıl han
  • KIVANÇ : Övünç, iftihar
  • KORAL : Sınır muhafızı
  • KORALP : Yiğit sınır muhafızı
  • KOLÇAK : Yiğit, mert, koçak
  • KORAY : Kor renkli ay.
  • KORCAN : Ateşli, canlı
  • KORÇAK : Heykel
  • KOREL : Kor gibi etkili, yakıcı kişi
  • KORHAN : Kor gibi kızgın hükümdar.
  • KORKUT : Büyük dolu tanesi – Hayali yaratık
  • KORTAN : Kor renkli tanyeri – Yalçın kaya – Pelikan
  • KÖKER : Köklü soydan gelen
  • KÖKSAL : Kökünü derinlemesine sal, soyun genişlesin
  • KUBAT : Kaba, şişman
  • KUBİLAY : Ünlü Moğol hükümdarı
  • KUDRET : Güç, kuvvet – Allah’ın gücü – Zenginlik – Yetenek
  • KUNTAY : Ay gibi sağlam, güçlü
  • KUNTER : Sağlam, kuvvetli
  • KUTAY : Uğurlu ay.
  • KURTBEY : Kurt gibi atılgan, güçlü
  • KUTAN : Dua, yalvarma – Saka kuşu
  • KUTAY : Uğurlu ay
  • KUTBAY : Uğurlu kişi
  • KUTER : Kutlu uğurlu kişi.
  • KUTHAN : Kutlu hükümdar
  • KUTLAY : Kutlu, uğurlu ay
  • KUTLU : Uğurlu, kutsal
  • KÜRŞAT : Göktürk prensi
  • LAÇİN : Bir cins şahin – Sarp, yalçın
  • LAMİ : Sert, çatık kaşlı veya Aslan
  • LATİF : Allah’ın kulu
  • LEMA : Herşeye gücü yeten
  • LEMİ : Becerikli,atılgan
  • LEVENT : Dünya,varlık
  • LOKMAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
  • LÜTFİ : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
  • MACİT : Şan, şeref sahibi – İyi ahlaklı
  • MAHİR : Becerikli, hünerli
  • MAHMUT : Övülmeye değer, hamdolunmuş
  • MANÇO : Manda yavrusu
  • MANSUR : Yardım edilmiş – Allah’ın yardımıyla galip gelmiş
  • MAZHAR : Bir şeyin göründüğü, çıktığı yer – Onurlanma
  • MECİT : Çok ulu, yüce
  • MECNUN : Cin çarpmış – Delice seven
  • MEHMET : Muhammed isminin Türkçe’de söylenişi
  • MELİH : Güzel, şirin, sevimli.
  • MEMDUH : Övülmüş
  • MENDERES : Bir akarsu yatağının az eğimli ovalarda çizdiği kıvrım
  • MENGÜ : Ölümsüz, ebedi
  • MENSUR : Saçılmış, dağılmış – Ölçüsüz, uyaksız söz
  • MERİÇ : Balkan yarımadasında bir akarsu
  • MERİH : Bir gezegen
  • MERT : 1.Yiğit. 2.Sözünün eri, güvenilir kimse.
  • MESUT : Mutlu, bahtiyar
  • METE : Büyük Hun imparatoru.
  • METİN : Metanetli, sağlam – Özü, sözü doğru
  • MİTHAT : Övme
  • MİRKELAM : Güzel, nazik konuşan
  • MİRZA : Hükümdar soyundan gelen
  • MUHAMMED : Yüce Peygamberimizin ismi – Tekrar tekrar övülmüş – Güzel huylu
  • MURAT : 1.İstek. 2.Amaç.
  • MURATHAN : Arzulu hükümdar
  • MÜJDAT : Müjdeler, sevinçli haberler
  • MÜŞFİK : Şefkatli, merhametli
  • NADİ : Haykıran, seslenen – Toplantı
  • NADİR : Az bulunur
  • NAFİ : Yararlı – Şifa, hayırlı
  • NAFİZ : Becerikli,atılganDelen, içeri işleyen – Etkili, sözü geçen
  • NAHİT : Venüs gezegeni, zühre – Ergen
  • NAİL : Muradına ermiş
  • NASUH : Öğüt veren – Temiz
  • NASUHİ : Bozulmaz biçimde tövbe eden
  • NAŞİT : Şiir yazan, okuyan
  • NAZIM : Düzenleyen – Manzume yazan
  • NAZİF : Temiz – Zarif
  • NECAT : Kurtulma
  • NECDET : Kahramanlık, yiğitlik
  • NEDİM : Tatlı , güzel konuşan
  • NEDRET : Az bulunan, seyrek
  • NEHAR : Gündüz
  • NEJAT : Soy, nesil – Doğa, yaradılış
  • NESİM : Yumuşak rüzgar – İyi, yumuşak huylu
  • NEŞAT : Sevinç, neşe
  • NEŞET : Meydana gelme, yetişme
  • NEYZEN : Ney çalan
  • NİDA : Bağırma,sesle çağırma, haykırma.
  • NİHAT : Huy, yaradılış
  • NOYAN : Baş komutan, bey.
  • NUH : Üçüncü peygamber
  • NURKAN : Aydınlık, temiz soydan gelen
  • NÜZHET : Neşe – Ferahlık, sevinç
  • OGÜN : Belirli bir günde doğan
  • OĞAN : Güçlü, kuvvetli
  • OĞUL : Erkek evlat – Kovandan çıkan arı topluluğu
  • OĞULCAN : Can dost.
  • OĞUR : Uğur – Samimi, içten
  • OĞUZ : Saf, iyi yaradılışlı – Sağlam, güçlü
  • OĞUZHAN : Yiğit han – Oğuzların efsane kahramanı
  • OKAN : Anlama, öğrenme – Oğuz
  • OKAY : Beğeni, ok gibi delici, ay gibi aydınlık.
  • OKBAY : Ok gibi delici, saygın ve zengin kimse.
  • OKCAN : Hareketli, canı tez
  • OKER : Hızlı, hareketli
  • OKTAR : Ok atan, okçu
  • OKTAY : Öfkeli, sinirli
  • OLCAY : Şanslı, talihli
  • OLGUN : Bilgili, görgülü, iyi yetişmiş
  • OMAÇ : Hedef, amaç
  • OMAY : Seçkin, seçilmiş
  • ONAT : İyi, güzel – Doğru ve dürüst nitelikli
  • ONAY : Uygun bulma
  • ONGAR : Kurtuluş
  • ONGUN : Tam – Verimli, bayındır – Kutlu, uğurlu – Gelişmiş, gürbüz
  • ONUR : Kişinin kendin saygısı, özsaygı
  • ONURAL : Şan, şeref kazan
  • ONURALP : Onuruyla tanınmış yiğit
  • ONURHAN : Onurlu hükümdar
  • ORÇUN : Ardıl, halef, oğul.
  • ORHAN : Şehrin hakimi
  • ORHUN : Orta Asya Türklerinde eski yazı türü.
  • ORKAN : Hükümdar soyundan gelen.
  • ORKUN : Çoban beyi.
  • ORKUT : Kutsal şehir.
  • ORTAÇ : Tepe – Mirasçı – Veliaht
  • ORTUN : Ortanca kardeş
  • OSMAN : Bir tür kuş – Osmanlı’nın kurucusu
  • ORTUNÇ : Ateş renginde tunç
  • OYTUN : Beğenilen güzel yer, kutsal.
  • OZAN : 1.Halk şairi. 2.Şiir yazan kimse şair.
  • OZGAN : Öne geçen, kazanan
  • OZAN : 1.Halk şairi. 2.Şiir yazan kimse şair.
  • ÖDÜL : Bir başarı ya da iyilik karşılığında verilen armağan
  • ÖĞDAY : Çok akıllı
  • ÖĞÜN : Yücel, gurur duy – Zaman, vakit – Kez, defa Önde, ileride
  • ÖĞÜNÇ : Övünülecek şey
  • ÖĞÜT : Nasihat
  • ÖKER : Akıllı
  • ÖKMEN : Akıllı, zeki
  • ÖKTEM : Güçlü, onurlu
  • ÖKTEN : Akıllı, bilgili
  • ÖMER : Yaşayış, hayat – İkinci Halife
  • ÖMÜR : Yaşayış, hayat
  • ÖNAL : Her işte lider olan.
  • ÖNAY : Ayın ilk günlerindeki durumu, hilal
  • ÖNDER : Bir topluluğa başkanlık eden – Önde giden, yol gösteren
  • ÖNEL : Bir şeyin tamamlanması için verilen süre, vade
  • ÖNER : Başta gelen – Yön – Sıra
  • ÖRSAN : Örs gibi sağlam adı olan
  • ÖRSEL : Örs gibi sağlam el
  • ÖVÜL : Kendini beğendir, övgü kazan
  • ÖYMEN : Evcimen, evine bağlı
  • ÖZAL : Özü kırmızı
  • ÖZALP : Özünde yiğit olan
  • ÖZAY : Özü ay gibi parıltılı olan.
  • ÖZCAN : Candan, samimi
  • ÖZDEMİR : Özü demir gibi sağlam olan
  • ÖZDEN : Soyca temiz – Özvarlıkla ilgili – Suların geçtiği yer
  • ÖZEN : Bir işin iyi olması için gösterilen çaba – En içeride olan – Dere, ırmak
  • ÖZER: Yiğit, doğru kişi
  • ÖZGÜN : Benzerlerinden ayrı – Kendine özgü.
  • ÖZGÜR : Hür – Bağımsız
  • ÖZHAN : Hükümdar soyundan gelen
  • ÖZKAN : Özü, kanı temiz
  • ÖZMEN : Özü iyi, sağlam olan
  • ÖZTAN : Tan yeri gibi aydınlık.
  • PAKEL : Sezgi, anlayış, dikkat
  • PAKER : Sert, çatık kaşlı veya Aslan
  • PAKSOY : Allah’ın kulu
  • PAMİR : Her şeye gücü yeten
  • PARS : Becerikli,atılgan
  • PAYDAŞ : Dünya,varlık
  • PAYİDAR : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
  • PEKAY : Çok aydınlık, ay gibi ışıklı.
  • PEKCAN : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
  • PEKEL : Sağlam, güçlü el.
  • PEKER : Güçlü yiğit, çok sağlam.
  • PEKİN : Doğruluğu kesinlikle bilinen.
  • PERKER : Güçlü ve yiğit kişi.
  • PERTEV : Dürüst, güvenilir
  • PEYAM : Mutlu, sevinçli gün
  • PEYKAN : Beyaz taç, gelin tacı
  • PEYMAN : Aydınlık gece
  • POLAT : Din uğruna çalışan
  • POYRAZ : Yüce, ulu
  • POZAN : Candan, cana yakın
  • RAFET : Sert, çatık kaşlı veya Aslan
  • RAUF : Dünya, varlık
  • RAMAZAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
  • RAMİM : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
  • RAMİM : Çok övülmüş, methedilmiş
  • RABSİN : Beyaz Ay, dolunay
  • RAUF : Mutlu, sevinçli gün
  • RECEP : Beyaz taç, gelin tacı
  • REFİK : Din uğruna çalışan
  • REHA : Candan, cana yakın
  • REKİN : Gururlu, ağırbaşlı.
  • RENAN : Kızıl kan
  • RIDVAN : Aslan gibi cesur, savaşçı beyi
  • RIZA : Yiğit, hükümdar
  • RUHİ : Tek yiğit, prens
  • RÜÇHAN : Orta Asya’da Tanrı dağı, bir Türk boyu
  • RÜSTEM : Kızıl, al renkli Tuğ
  • RÜŞTÜ : Armağan, hediye
  • SABRİ : Sabırla ilgili
  • SACİT : Secde eden
  • SADRİ : Göğüsle ilgili
  • SAİT : Mübarek, kutlu – Sevap kazanmış
  • SAİM : Oruçlu
  • SAKIP : Delen, delik açan – Çok parlak
  • SALİH : Elverişli, yararlı – Dinin emirlerine uyan
  • SALİM : Sağlam – Kusursuz, eksiksiz
  • SAMET : Çok yüksek, çok ulu – Hiç kimseye ihtiyacı olmayan
  • SAMİ : Dinleyen, duyan – Yüksek, yüce
  • SAMİH : Cömert, eli açık
  • SAMİM : Bir şeyin merkezi, içi
  • SANBERK : Gücüyle tanınmış.
  • SANCAR : Kısa kama – Saplar, batırır
  • SANER : Ünlü tanınmış.
  • SARGIN : Candan, içten
  • SARP : Çetin, sert
  • SARPER : Zoru başaran kişi.
  • SAVAŞ : Uğraşma, mücadele, kavga – Silahlı mücadele, harp
  • SEÇKİN : Niteliklerinin yüksekliğiyle göze çarpan, elit.
  • SEDAT : Doğru, haklı
  • SELCAN : Coşkun, taşkın
  • SELÇUK : Güzel konuşan – Türk hükümdarı
  • SELİM : Sağlam, doğru, kusursuz – Temiz, içten
  • SEMİH : Cömert, eli açık
  • SEMİN : Çok değerli.
  • SERCAN : Sevgili, sevilen
  • SERDAR : Başkumandan, başbuğ
  • SERGEN : Raf, vitrin – Tepelerdeki düzlük – Yorgun
  • SERHAN : Kurt, canavar – Şarkıcıların başı
  • SERHAT : Sınır – İki devlet arasındaki sınır
  • SERKAN : Soylu kan, başkan
  • SERKUT : Mutlu, talihli
  • SERMET : Ebediyet, sonsuzluk
  • SERTAÇ : Çok sevilen, sayılan
  • SERTUĞ : Baş tacı edilen.
  • SERVER : Başkan, reis
  • SEZAİ : Uygun, yaraşan
  • SEZER : Duyar, hisseder
  • SEZGİN : Sezme yeteneği olan, duygulu, anlayışlı
  • SITKI : İç temizliğiyle, doğrulukla ilgili
  • SİMAVİ : Yüzle, çehreyle ilgili
  • SİNAN : Mızrak, süngü gibi silahların sivri ucu
  • SÖMER : Katışıksız güçlü
  • SONER : Son doğan yiğit
  • SONGUR : Şahin – Ağır, hantal
  • SOYSAL : Uygar
  • SÖKMEN : Yiğitlere verilen san
  • SUAVİ : Değişmeyen – Kanıtlanmış
  • SUNAR: Sunan, takdim eden
  • SÜHEYL : Kutlu, uğurlu
  • SÜLEYMAN : Saflık, temizlik
  • SÜMER : Mübarek, kutlu – Sevap kazanmış
  • ŞAHAN : Padişahlar, hükümdarlar, tahtlar.
  • ŞAYAN : Yakışır, yaraşır. Uygun
  • ŞAFAK : Güneş doğmadan önce ufukta beliren aydınlık
  • ŞAHİN : Büyük, yırtıcı kuş
  • ŞANSAL : Niteliklerinle ünlen, tanın
  • ŞANVER : İyi niteliklerin bilinsin, duyulsun
  • ŞEHZADE : Hükümdar oğlu
  • ŞENEL : Neşelen, mutlu ol
  • ŞENER : Mutlu, neşeli
  • ŞENOL : Her zaman neşeli, mutlu ol
  • ŞENSOY : Neşeli, mutlu soydan gelen
  • ŞEREF : İyi ahlak ve fazilet sonucu oluşan manevi yücelik – İyi ün
  • ŞERİF : Şerefli, kutsal – Soylu, temiz
  • ŞEVKET : Büyüklük, heybet
  • ŞÜKRÜ : Şükürle, minnettarlıkla ilgili
  • TAHA : Kuran’da bir sure adı.
  • TALAY : Gereğinden çok.
  • TALİP : Arayan, isteyen – Alıcı müşteri
  • TAMAY : Dolunay
  • TAMER : Nitelikli, sayılan kişi
  • TAN : Güneş doğmadan önceki alaca karanlık, şafak zamanı
  • TANAY : Şafaktaki ay.
  • TANBERK : Şafak çizgisi – Parlayan şimşek
  • TANER : Şafak gibi aydınlık yiğit
  • TANJU : Çinlilerin Türk hükümdarlarına verdiği ad
  • TANKUT : Kutlu, uğurlu sabah
  • TANSEL : Şafak seli, ışık seli
  • TARCAN : Ayrıcalıklı dost.
  • TARHAN : Oğuzlarda demirci ustası – Tüccarlar – Han ve komutan unvanı
  • TARIK : Sabah yıldızı, Zühre, Venüs
  • TARKAN : İslam’dan önce Türklerin kullandığı vekil, vezir gibi san
  • TAŞKIN : Coşmuş, taşmış halde bulunan – Akarsuların taşması
  • TAYFUN : Okyanuslarda görülen fırtına
  • TAYFUR : Küçük bir kuş türü
  • TAYGÜN : Çocuk, torun
  • TAYKUT : Kutlu, uğurlu çocuk.
  • TAYLAN : Yakışıklı ve sırım gibi genç.
  • TAYLAN : Yakışıklı ve sırım gibi genç.
  • TEKAY : Eşi benzeri görülmemiş
  • TEKCAN : Değerli, eşsiz
  • TEKİN : Tek, eşsiz – Uyanık, tetikte
  • TERCAN : Genç, delikanlı – Kırmızı buğday
  • TEOMAN : Hun İmparatoru Mete’nin babası
  • TEVFİK : Uygun düşme, uyma – Başarma – Allah’ın yardımına ulaşma
  • TEZCAN : Telaşlı, heyecanlı
  • TİMUÇİN : Moğol İmparatoru Cengiz – Katı, sağlam demir
  • TİMUR : Demir – Türk-Moğol İmparatoru
  • TOLAY : 1.Cemaat. 2.Topluluk.
  • TOLGA : Savaşçıların giydikleri demir başlık
  • TOPRAK : Yer kabuğunun yüzey bölümü
  • TOYGAR : Tarlakuşu, turgay
  • TUFAN : Nuh Peygamber zamanındaki güçlü yağmur
  • TUGAY : İki alaydan oluşan askeri birlik
  • TUĞRUL : Ak doğan – Selçuklu ‘nun kurucusu
  • TUNA : Çok bol – Yavru – Görkemli, gösterişli – Bir akarsu
  • TUNCAY : Tunç renkli ay
  • TUNCER : Tunç gibi kuvvetli
  • TUNÇ : Bakır, çinko, kalay karışımı
  • TURAN : Türklerin en eski yurtlarına verilen ad
  • TURGAY : Boz renkli, tarlalarda bulunan bir tür serçe
  • TURGUT : Oturulacak yer, konut
  • TURHAN : Soylu, seçkin
  • TÜRKER : Yiğit Türk
  • UÇAR : Sezgi, anlayış, dikkat
  • UFUK : Her şeye gücü yeten
  • UĞUR : Becerikli, Atılgan
  • UĞURALP : Dünya, varlık
  • UĞURCAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
  • ULAÇ : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
  • ULAŞ : Çok övülmüş, methedilmiş
  • ULUÇ : Beyaz ay, dolunay
  • ULUĞ : Yüce ve saygın kişi.
  • UMUR : 1.Aldırış etme. 2.Tecrübesi çok olan, deneyimli.
  • UMUT : Beyaz taç, gelin tacı
  • URAL : Aydınlık gece
  • UTKAN : Din uğruna çalışan
  • UTKU : Yüce,ulu
  • UYGUR : Şanı şerefi en yüksek olan
  • UZAY : Kızıl kan
  • ÜLKER : Boğa burcunda yedi yıldızdan biri
  • ÜLGEN : Yüce, ulu – İyilik tanrısı
  • ÜMİTCAN : Umutlu, hayırlı dost.
  • ÜMİT : Umut
  • Ünal : Adın duyulsun, tanın
  • ÜNALP : Tanınmış, ünlü yiğit
  • ÜNKAN : Tanınmış soydan gelen
  • ÜNER : Tanınmış, ünlü
  • ÜNAY : Ay gibi güzel ve şöhretli.
  • VAHA : Çöl ortasında sulak ve yeşil yer.
  • VAROL : Sağlıklı, uzun yaşa
  • VASFİ : Nitelikle ilgili
  • VEDAT : Sevgi, dostluk
  • VEFA : Sözünde durma, dostluğunu sürdürme
  • VELİT : Yeni doğmuş çocuk
  • VOLKAN : Yanardağ
  • VURAL : Vurarak al
  • YAĞIZ : 1.Esmer 2.Doru. 3.Yiğit.
  • YAĞIN : Yağmur – Yiğit
  • YAHYA : Zekeriya’nın oğlu olan peygamber – Allah lütufkardır anlamında
  • YAKUT : Parlak kırmızı, değerli taş
  • YAKUP : Erkek keklik – Takip eden, izleyen
  • YALÇIN : Sarp – Düz, kaygan – Parlak
  • YALMAN : Kılıç, kama gibi şeylerin ucu – Sarp, dik
  • YAMAN : 1.Gücü ve becerisi alışılmışın üzerinde olan.2.Korkulan.
  • YASİN : Kur’an’ın 36.Suresi
  • YAŞAR : Doğan çocuğun uzun ömürlü olması dileğiyle konan bir ad
  • YAVUZ : İyi, güzel – Mert, cesur
  • YEKTA : Tek, eşsiz
  • YENER : Üstün gelen, kazanan
  • YILDIRAY : Parlak, ışık veren ay
  • YILDIRIM : Buluttan yere elektrik boşalması
  • YILMAZ : Bıkmayan, azimli
  • YİĞİT : Güçlü, yürekli, kahraman, alp.
  • YUSUF : Yakup Peygamberin oğlu
  • YÜCEL : Yüksel, yüce hale gel
  • ZAFER : Amaca ulaşma, başarı – Düşmanı yenme
  • ZAHİT : Parlak yıldız
  • ZAHİR : Zekeriya’nın oğlu olan peygamber – Allah lütufkardır anlamında
  • ZEKAİ : Zeka ile ilgili
  • ZEKERİYA : Erkek – Bir peygamber
  • ZEKİ : Çabuk anlayan, kavrayan
  • ZEYNEL : Zenelabidin’in kısaltılmışı
  • ZİHNİ : Akılla ilgili
  • ZİYA : Aydınlık, nur
Kerim Usta

Yorum yapmaya ne dersiniz?