
Gönül, Türkçenin en derin ve en insani kelimelerinden biridir. Kalpten çok daha fazlasını, sevginin, özlemin, dostluğun ve tüm insani duyguların harman olduğu bir iç dünyayı anlatır. Atasözleri ve deyimlerimiz ise bu engin dünyanın en güzel aynalarıdır. ‘Gönül ferman dinlemez’ deriz, çünkü o, mantığın kurallarına uymaz; ‘gönül vermek‘ en büyük bağlılıktır. Bu yazıda, dilimizin bu kadim hazinelerinden yola çıkarak, ‘gönlün‘ anlam dünyasına bir yolculuğa çıkıyoruz. İşte, halkımızın yüzyılların deneyimiyle ördüğü, ‘gönül’le ilgili o en güzel atasözleri ve deyimler…
Kerim Yarınıneli / KerimUsta.com
Gönül ile İlgili Atasözleri
- Gönül kocamaz (insanlar yaşlansalar da gönüllerindeki sevgi ve istekler tazeliğini yitirmez.)
- Gözden ırak olan gönülden de ırak olur (ayrı düşenlerin arasındaki sevgi de zamanla azalır.)
- Gönül ferman dinlemez (gönül sevdiğinden asla vazgeçmez.)
- Göz görür, gönül ister (çeker) (kişi, görmediği şeyi istemez; görüp beğendiği şeye karşı istek duyar.)
- Gönül bir sırça saraydır, kırılırsa yapılmaz (kolay kolay onarılamayacağı için bir kimsenin özellikle de dostlarımızın gönlünü kırmamaya özen göstermeliyiz.)
- Gönül kimi severse güzel odur (güzellik anlayışı kişiden kişiye değişir.)
- Göz görür, gönül katlanır (kişi, sevdiği bir kimsenin uzak yere gitmesi durumunda onunla görüşmekten umudunu keser, ayrılığa katlanır.)
- Aslan postunda, gönül dostunda (canlı, cansız her şeyin bir yakışığı vardır, insan onları bu durumda görmek ister.)
- Gönül var otluğa, gönül var bokluğa (konar) (iyi ve güzel şeyleri seven yüksek ruhlu insanlar olduğu gibi kötü ve pis şeylerden hoşlanan aşağılık insanlar da vardır.)
- Her şey kendi yerinde değer kazanır. (aslan postunda, gönül dostunda)
- Gönül verme evliye, eve gider unutur (bir kadın, evli bir erkeğe gönlünü kaptırmamalıdır.)
- Gönülden gönle yol vardır (sevgi karşılıklıdır.)
- Gönüller bir olunca samanlık seyran olur (birbirini sevenler için zenginlik önemli değildir.)
- Yarım elma, gönül (hatır) alma (armağan küçük de olsa gönül almaya yeter.)
- Göz görmeyince gönül katlanır (yakınımızda bulunmayanların özlemine, acısına daha kolay dayanabiliriz.)
- Er kocar, gönül kocamaz (kişi ihtiyarlar ama gönlü taze kalır, sevgisi eksilmez.)
- Gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır ya baş (istenmeyerek yapılan işlerden kötü sonuçlar ortaya çıkar.)
- El vergisi, gönül sevgisi (bize bir şey verene, armağan edene karşı gönlümüzde sevgi uyanır.)
- Deniz dalgasız olmaz, gönül sevdasız olmaz (her denizde az çok dalga bulunduğu gibi her gönülde de bir sevda vardır.)
- Vücut kocar, gönül kocamaz (kişi ihtiyarlar ama gönlü taze kalır, sevgisi eksilmez.)
- Gönülsüz namaz göğe ağmaz (isteksiz yapılan bir işten hayır gelmez.)
- İki gönül bir olunca samanlık seyran olur (birbirini sevenler için zenginlik önemli değildir.)
- Her gönülde bir arslan yatar (herkesin kendine göre büyük bir emeli vardır.)
Gönül ile İlgili Deyimler
- Gönül okşamak (birini hoş bir söz veya davranışla sevindirmek, iltifat etmek.)
- Gönül (gönlünü) almak (sevindirmek; kırılan bir kimseyi güzel bir davranışla hoşnut etmek.)
- Gönül yıkmak (birini çok üzecek bir davranışta bulunmak, gücendirmek, gönül kırmak.)
- Gönül gezdirmek (seçmek için aklından birçok şey geçirmek.)
- Gönül koymak (gücenmek, alınmak, darılmak.)
- Gönül avutmak (hoşça vakit geçirmek.)
- Gönül akıtmak (âşık olmak, sevmek.)
- Gönül birliği etmek (duygusal anlamda tam bir uyum içinde olmak.)
- Gönül eğlendirmek (geçici bir ilgi ve sevgi göstererek hoşça vakit geçirmek.)
- Gönül indirmek (kendisine yakıştıramadığı bir şeye razı olmak.)
- Gönül vermek (sevmek, âşık olmak; bir şeyi sevmeye, istemeye veya yapmaya içten yönelmek; düşkün olmak.)
- Gönül avlamak (huyunu suyunu yakından bilerek olumlu davranışta bulunmak, tavlamak.)
- Gönül yakmak (insanı aşırı derecede etkilemek, sarsmak; aşk dolayısıyla iç yangınına tutulmak.)
- Gönülden ırak olmak (sevilmekten yoksun kalmak, sevilmemek.)
- Gönül bağlamak (severek bağlanmak, içten sevmek, âşık olmak.)
- Gözden gönülden çıkarmak (önem vermemek, ilgisini kesmek.)
- Hatır gönül bilmek (saymak veya tanımak) (kişilere karşı gösterilmesi gereken saygı kurallarına uymak.)
- Gönül açmak (insanın iç sıkıntısını gidermek, iç açmak.)
- Gönül kırmak (yıkmak) (birini çok üzecek bir davranışta bulunmak, gücendirmek.)
- Gönül rızası ile (isteyerek.)
- Hatır gönül yapmak (birini tutum ve davranışlarıyla mutlu etmek.)
- Gönül çekmek (sevdalı olmak.)
- Gönül bulandırmak (mide bulandırmak; kuşkulandırmak; rahatsız etmek.)
- (birini) gönülden çıkarmamak (sevilen kimseyi unutmamak.)
- Hatır gönül yıkmak (kırmak) (kişilere karşı gösterilmesi gereken saygı kurallarına uymamak.)
Kaynak: Türk Dil Kurumu
Yazar Hakkında
Herkesin Bir Yaşama Sebebi Var... Benimkiyse Bir 'Sevda'
Bu yazıyı kaleme alan Kerim Usta, teknoloji, eğitim ve güncel konularda kaynaklarıyla beraber doğru içerikler üretmeye çalışıyor. İyi olan her şey paylaşımda...