İmam-ı Gazali: Hakikatin İzindeki Sözleri
Gazali, 11. ve 12. yüzyıllarda yaşamış büyük bir İslam alimi, filozof, hukukçu ve tasavvufçudur. Gazali, İslam düşüncesinin en önemli temsilcilerinden biri olarak kabul edilir. Gazali’nin sözleri, hayatın her alanına ışık tutan öğütler, nasihatler ve hikmetler içermektedir. İşte size bu sözlerden bazıları…
- Bâtın ilmi Allah’ın sırlarından bir sırdır. Allah Teâlâ o sırrını dilediği kulunun kalbine ilham eder.
- Ölüm, dünyaya bağlı olanların zannettiği gibi yokluk değildir.
- İnsanların en muttakîsi ve en âlimi, insanlara aynı gözle bakmayandır. Çünkü bazı insanlara rıza ve bazı kimselere de gazab gözüyle bakmak gerekir. Eğer gazap gözüyle bakılması gereken kişiye, rıza gözüyle bakarsan onun ayıplarını göremezsin; zira rıza, insanın gözlerindeki görme hassasını zayıflatır.
- Kalbin temizlenmesi, ancak dünya şehvetlerinden kaçınmakla mümkün olur. Zikre yakın olmak ise, ancak çok zikir yapmakla mümkün olur. Allah sevgisi ise, ancak marifetle elde edilir. Allah’ın marifeti ise daima zikir yapılmadıkça bilinemez.
- Allah yolunun yolcusuna gereken şey, hassalarını kontrol altına almaktır. Bu kontrol karanlık bir yere çekilip düşünmekle ve başını önüne eğmekle, herhangi bir örtüye bürünmekle elde edilir. Bu vaziyetler hakkın sesini dinlemek ve rubûbiyet huzurunun azametine işaret etmek için alınır. Görmez misin, Allah’ın Râsûlü’ne bu vaziyetteyken nida gelmiş ve o nida ‘Ey örtülere bürünen! Kalk ve uyar’ demiştir?
- Kur’an takvanın, hidayetin ve keşfin anahtarı olduğunu açıkça beyan eder. Takva ise, öğretmen olmadan elde edilen ilimdir
- Dünya ahiretin tarlası ve hidayet konaklarından bir konaktır. Kendisine, mahiyetine uygun bir ifade olarak dünya denmiştir.
- Zaruri miktar dışında uyumak, kalbi öldürür ve kurutur. Yetecek kadar uyumak, gayb sırlarının keşfine vesile olur.
- Duanın şartları yerine getirilmediği zaman nasıl geri çevrilirse, zikrin şartları da yerine getirilmediği takdirde böyle bir zikir şeytanı kaçırtmaz.
- Kalbiyle arasındaki perdeler aralanan bir kimseye, mülk ve melekûtun tecellisi görünür. Böyle bir kimse, genişliği yerle gökleri içine alan cenneti müşahede eder.
- İbadetlerin esası kalbin tezkiyesidir. Kalbin tasfiyesi de marifet nurunun orada doğması ile mümkündür.
- Etrafta ilâhî rüzgârlar esiyor; kalp gözlerini örten perdeleri açıyor. İşte bu gözler Levh-i Mahfuzda, yazılı olan birtakım hakikatleri görürler.
- Ne kadar kibirli dursa da bardağın önünde eğilir çaydanlık. Öyleyse bu büyüklenme niye? Bu kibir, bu gurur niçin?
- Nefsini Allah’ın celâl ve azametini, yer ve gökteki saltanatını düşünmeye alıştıran bir kimse için bu şekilde melekûtun garip ve acaip sanatına bakmaktan duyulan lezzet; zahirî gözle cennetin bağlarına ve meyvalarına bakmaktan duyulan lezzetten daha üstündür. İşte düşünürlerin dünyadaki hâlleri budur! Acaba ahirette bütün perdeler kalktığı zaman durumları ne olacaktır?
- İlimlerin içinde en şerefli olanı Allah’ın sıfat ve fiillerini bildiren ilimdir. İnsan bu ilimle kemâle ulaşır. Kâmil olmanın saadetini duyar. İnsanoğlu,
- Allah’ın celâl ve kemâl sıfatlarının komşuluğuna ulaştığı zaman, bu komşuluğun ona büyük saadetler kazandıracağı muhakkaktır
- Şehvet kalbe galip geldiği zaman, kalbin en derin hücrelerine nüfuz edemese dahi, şeytan oraya yerleşir. Kötü sıfatlardan uzak olan kalplere gelince, o kalplerde şehvet olduğu için değil, zikirden gaflet edildiği zaman şeytan o kalplerin kapısını çalar. Fakat o kalpler zikre sarıldıkça şeytan geri çekilir.
- Ruh rabbani bir emirdir. Rabbani demek, onun mükâşefe ilimlerinin sırlarından birisi olması demektir. Bu sırrı ifşa etmek salâhiyeti hiç kimseye verilmemiştir. Çünkü Allah’ın en sevgili kulu olan Allah’ın Râsûlü dahi bu sırrı açıklamamıştır.
- Kalp, takva ve iyi amellerle süslenip, kötü sıfatlardan arınmadıkça, o kalpte zikrin hakikati bulunmaz. Aksi takdirde, zikirden dem vurmak nefsin konuşması olup, bu konuşmada kalbin dahli yoktur. Böyle olunca da şeytanın kalpten sürülmesi mümkün değildir.
- Ölüm anında insanda şu üç sıfattan başka hiçbir şey kalmaz: 1-Kalbin dünya kirinden temizlenmesi. 2-Kalbin Allah’ın zikriyle yakınlık kurması. 3-Kalbin Allah sevgisiyle neşeye gark olması.
- Haset, helâllik istenecek bir zulüm değildir. Seninle Allah arasındaki bir günahtır. Helâllik ancak azalardan çıkıp başkasına zarar veren fiillerde vaciptir.
- Dinen yasaklanmış olan tartışmanın sonucu, başkasından dinlediklerine yanlıştır diyerek itiraz etmektir. Mücadelenin sonucu ise, başkasını susturmak, aciz bırakmak, konuşmasını çürütmek ve kendisine cehalet nisbet etmektir.
Kerimusta.com/Kerim Yarınıneli
Kaynak:
(1) İmam Gazali Sözleri – MUHTEŞEM SÖZLER.
(2) Gazali Sözleri, İmam El Gazaliden Altın Öğütler.
(3) İmam El Gazali Sözleri – Çok Güzel Sözler.
(4) Kimya-yı Saadet adlı eserinin “Mehmet Akif Ersoy” tarafından yapılan özeti
(5) Kimya-yı Saadet adlı eserinin “İmam-ı Şa’rani” tarafından yapılan yorumu
(6)Resim: Kerim Yarınıneli tarafından oluşturuldu.
Bunu Paylaş:
- Facebook'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- X'te paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Pinterest'te paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Linkedln üzerinden paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Tumblr'da paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- WhatsApp'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Telegram'da paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Yazdırmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
Bir yanıt yazın