
Yozgat Tarihi: Anadolu’nun Kadim Topraklarından Günümüze
İç Anadolu’nun kalbinde, 66 plakalı topraklarda yer alan Yozgat, tarihî adıyla Bozok, binlerce yıllık yerleşim geleneğini modern yaşamla birleştiren bir ildir. Coğrafî konumu, verimli bozkırları, antik yerleşimleri ve kültürel yapısıyla öne çıkan Yozgat; Osmanlı dönemi eserleri, Cumhuriyet yatırımları ve güncel eğitim, sağlık ve sanayi altyapısıyla çağdaş bir kimlik kazanmıştır. İl, tarih boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış, her dönemde stratejik ve kültürel bir merkez olmuştur.
İlk Yerleşim ve Antik Dönemler
Yozgat ve çevresi, Anadolu’nun en eski yerleşim alanlarından biridir. Sorgun yakınındaki Alişar Höyüğü, Kalkolitik Çağ’dan itibaren uzun süreli yerleşime sahne olmuş, farklı kültür katmanlarını barındıran bir merkez olarak arkeoloji dünyasında önemli yer edinmiştir. Höyükte bulunan kübik taş yapılar, seramikler ve günlük kullanım eşyaları, bölgenin antik dönemde hem tarımsal hem de ticari açıdan canlı olduğunu göstermektedir.
Kerkenes Harabeleri (Sorgun) ve Büyüknefes (Tavium) ise Yozgat’ın Hitit ve Frig dönemlerinde önemli bir merkez olduğunu ortaya koyar. Hititler döneminde bölge Anadolu’nun iç merkezlerinden birini oluşturmuş, ardından Frigler, Lidyalılar ve Persler egemenlik kurmuştur. Bu dönemlerde kurulan surlar, yerleşim alanları ve tarım sahaları, bölgenin stratejik ve ekonomik önemini kanıtlar.
Makedonya Kralı Büyük İskender’in Anadolu seferleri sırasında Yozgat çevresi Hellenistik kültürle tanışmış, Roma döneminde ise Galatya eyaletine bağlanmıştır. Roma döneminden günümüze ulaşan en görkemli eser, Sarıkaya’daki Basilica Therma (Roma Hamamı) olup sosyal ve kültürel hayatın merkezi olarak kullanılmıştır. Bizans döneminde de yerleşim devam etmiş, Yozgat toprakları Anadolu’nun doğu-batı bağlantısında önemli bir geçiş noktası olmuştur.
Türk-İslam Dönemi ve Oğuzların Yerleşimi
1071 Malazgirt Zaferi sonrasında Türkler Anadolu’ya yayılmış, 24 Oğuz boyundan 21’i Anadolu’ya geçmiş ve önemli bir kısmı Bozok yöresine yerleşmiştir. Salur, Eymür, Karkın, Karaevli, Beydilli ve Bayındır gibi boyların kolları bölgede köyler kurmuş, bu adlar günümüze kadar ulaşmıştır. Bu köylerde taş ve kerpiç evlerden oluşan yerleşimler, tarım ve hayvancılığa dayalı sosyal bir düzen oluşturmuştur.
Bölge sırasıyla Selçuklular, Danişmendliler ve İlhanlı hâkimiyetine sahne olmuş; 14. yüzyılda Kadı Burhaneddin’in yönetimi altında bulunmuştur. Bu dönemde yol ağları ve kervansaraylar ticaret ve güvenliği artırmış, halkın yaşamını kolaylaştırmıştır. 13. yüzyılda Emirci Sultan’ın başlattığı irşat faaliyetleri ve 16. yüzyılda kurulan Osmanpaşa Tekkesi, Yozgat’ın Türk-İslam kimliğinin şekillenmesinde etkili olmuştur.
Osmanlı Dönemi ve Çapanoğulları
Yozgat, 1408 yılında Osmanlı topraklarına katılmış ve Bozok Sancağı olarak idari bir merkez hâline gelmiştir. 17. ve 18. yüzyıllarda Çapanoğulları Ailesi, bölgeye hâkim olmuş; ekonomik ve sosyal hayatta önemli bir nüfuza sahip olmuştur. Tarım ve hayvancılıkla ilgili düzenlemeler, vergi sistemi ve ticaret faaliyetleri, aile yönetimi altında gelişmiştir.
Bu dönemde camiler, konaklar, medreseler ve köprüler inşa edilmiş; şehirleşme süreci hız kazanmıştır. Evliya Çelebi, Seyahatnâme’sinde Yozgat’tan “bağlık, bahçelik, havası latif” bir belde olarak söz eder.
Kurtuluş Savaşı ve Millî Mücadele
Kurtuluş Savaşı yıllarında Yozgat, Kuva-yı Milliye faaliyetlerinin ve iç karışıklıkların merkezi olmuştur. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Yozgat Şubesi, Başçavuşzade Ahmet Efendi öncülüğünde örgütlenmiş; ancak yönetim çekişmeleri Çapanoğlu İsyanı’na zemin hazırlamıştır.
Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey, 1915 tehcir uygulamaları sırasında aldığı kararlar nedeniyle yargılanmış ve idama mahkûm edilmiştir. TBMM, mahkeme sürecinde gösterdiği duruşu nedeniyle 14 Ekim 1922’de Kemal Bey’i “Millî Şehit” ilan etmiştir.
Yozgat Adının Kökeni
Osmanlı döneminde bölgeye verilen Bozok adı, Oğuzların Bozok koluyla ilişkilendirilmiştir. Cumhuriyet’in ilk yıllarında da il resmî olarak Bozok adıyla anılmış; ancak 1927’de Bozok Mebusu Süleyman Sırrı İçöz ve arkadaşlarının önerisiyle yeniden Yozgat adı kabul edilmiştir.
Halk arasında ise farklı rivayetler anlatılır:
- “Yüz Kat” Rivayeti: Yozgat’ın Saray Köyü’nden başlayarak şehrin kat kat yükseldiği söylenir. Bu nedenle yöre halkı buraya “Yüz Kat” demiş, zamanla bu ifade “Yozgat”a dönüşmüştür.
- Cabbar Ağa ve Hızır (AS) Rivayeti: Aşiret reisi Cabbar Ağa sürülerini otlatırken Hızır (AS) ile karşılaşır. Hızır kendisinden süt ister, Cabbar Ağa da gönül hoşluğuyla verir. Bunun üzerine Hızır, “Çobanoğlu, yozuna yoz katılsın; memleketinin adı Yoz-Kat olsun” der. Bu söz zamanla değişerek “Yozgat” hâlini almıştır.
Cumhuriyet Dönemi ve Modern Yozgat
Cumhuriyet’in ilanından sonra Yozgat hızla modernleşme sürecine katılmıştır. 14 ilçe ve 65 belediyeden oluşan ilde eğitim, sağlık ve altyapı yatırımları artmıştır. 2006’da kurulan Bozok Üniversitesi, fakülteleri ve öğrenci sayısıyla bölgesel gelişime katkı sağlamaktadır.
Ekonomi tarım, hayvancılık ve sanayiye dayanır. Buğday, arpa, nohut, mercimek, şeker pancarı önde gelen tarım ürünleridir. Küçükbaş hayvancılık, süt ve et üretimi, arıcılık ve organik üretim yaygındır. Sanayi alanında Boğazlıyan Şeker Fabrikası, Sorgun Termik Santrali ve çeşitli un, yem, süt ve et tesisleri bulunmaktadır. Yozgat Organize Sanayi Bölgesi (OSB), modern üretim ve yatırımlar için cazibe merkezidir.
Turizm ve Doğal Güzellikler
Yozgat, tarihî mirasının yanı sıra doğal güzellikleriyle de öne çıkar. Yozgat Çamlığı Millî Parkı, karaçam ormanları ve göletiyle bölge halkına nefes aldırır. Termal kaynaklar sağlık turizmini, Sarıkaya Roma Hamamı tarih turizmini destekler. Boğazlıyan ve Sorgun’daki doğal alanlar doğa yürüyüşü ve sporları için uygundur.
Atatürk’ün Yozgat Ziyaretleri
Mustafa Kemal Atatürk, Yozgat’ı iki kez ziyaret etmiş, halkla temas kurarak şehirdeki sağlık, altyapı ve yaşam koşullarını yerinde incelemiştir. 29 Ağustos 1924’teki ziyareti, Sivas Kongresi sonrası sonbahar gezisinin bir parçasıdır. İkinci ziyaretinde ise şiddetli hava koşullarına rağmen halkın yaşam şartlarına dikkat çekmiştir.
Sonuç
Yozgat, antik çağlardan günümüze kadar Anadolu’nun tarihî sürekliliğini taşıyan önemli bir ildir. Tarihî ve kültürel mirası; Alişar Höyüğü, Kerkenes Harabeleri, Basilica Therma ve Osmanlı dönemi eserleriyle zenginleşirken, halk rivayetleri ve resmî kayıtlarla adı ve kimliği pekişmiştir. Modern Yozgat, Bozok Üniversitesi, organize sanayi, tarım ve hayvancılık tesisleri ile ekonomik olarak gelişmekte; Çamlık Millî Parkı, kaplıcalar ve doğal güzellikleriyle turizme katkı sunmaktadır.
Yozgat, hem tarihî derinliği hem de modern yaşam olanaklarıyla İç Anadolu’nun kalbinde bir kültür ve yaşam merkezi olmaya devam etmektedir.
Kerim Yarınıneli / KerimUsta.com
Kaynaklar
- TDV İslâm Ansiklopedisi, “Yozgat” maddesi- Cilt:43, Sayfa 559-564
- Türkiye Kültür Portalı, “Yozgat” sayfası.
- Yozgat Organize Sanayi Bölgesi Resmî Sitesi, “Yozgat Tarihi.”
- Yozgat Organize Sanayi Bölgesi Resmî Sitesi, “Ekonomik Yapısı.”
- Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, “Yozgat Çamlığı Milli Parkı.”
Yazar Hakkında
Herkesin Bir Yaşama Sebebi Var... Benimkiyse Bir 'Sevda'
Bu yazıyı kaleme alan Kerim Usta, teknoloji, eğitim ve güncel konularda kaynaklarıyla beraber doğru içerikler üretmeye çalışıyor. İyi olan her şey paylaşımda...
ESERİMİN ADI DUYGUM
Kimseye kalmadı duygum
Bu saatte gelir mi acaba uykum
Duygum bana çok uygun
Yaşasın 23 Nisan
Makarna mı yer misin
Bu adam benim kocam der misin
İnsan mısın Melek misin
Eserimin adı duygum
Hasret nedir bilir misin
Özlüyorum gelir misin
Aşkıma karşılık verir misin
Eserimin adı duygum
Kapı komşum olur musun
Kirli çamaşırlarımı bulur musun
Sonsuzum olur musun
Eserimin adı duygum
DENİZ çağırırlar adım
Vallahi kalmadı artık tadım
DUYGU madır feryadım
Eserimin adı duygum
Konu ile alakalı bir şiir ya da yorum olsa daha iyi olurdu. Yorum için teşekkürler