Lafonten Kimdir? Lafonten Hakkında bilgiler

Lafonten Kimdir? Lafonten Hakkında bilgiler

Fransız şair ve yazar olan Lafonten yazdığı fabl eserleri ile tanınmıştır. Varlıklı bir ailenin çocuğu olan Lafonten Paris’te kolejde okuyup hukuk tahsili yaptı. Papaz yetiştirilmek istenildi. Lise de kiliseden ayrıldı. Okul hayatında başarılı bir öğrenci olamadı. Gençliğinde baba mesleği olan orman ve Su kanalları işleriyle uğraştı. Çeşitli memurluklarda bulunmuş, düzensiz bir hayat yaşamıştır.

1673 senesinde Madam de la Sablière’nin himayesine girerek burada ilim adamları, felsefeciler ve yazarlarla tanıştı. İlk masallarını burada yazdı. Çağdaşları, La Fontaine’i bir masal yazarı olarak görüyorlardı.

Devamını oku

Keloğlan ve Dev Karısı Masalı

Keloğlan ve Dev Karısı Masalı

Keloğlan ve Dev Karısı

Bir kadın ve bu kadının Keloğlan adında bir oğlu vardır. Keloğlan her gece kahveye gider, bir köşede büzülerek oturur. Kahvedeki delikanlılar ″Yiğitlik, Erler Karısına koca olmaktır.″ diye söz atarlar. Keloğlan delikanlıların bu sözlerini bir dinler, iki dinler sonunda Erler Karısına koca olmaya karar verir.

Keloğlan düşüncesini annesine anlatır. Annesi Keloğlan’ın gitmesine izin vermez. Keloğlan gitmek için ısrar eder ve annesini kızdırır. Keloğlan yola çıkar, uzun bir süre yola devam ettikten sonra dağın tepesinde Dev Karısını görür. Dev Karısı güneşlenmektedir.

Devamını oku

Öğüt Dinlemenin Önemi-Masal

Öğüt Dinlemenin Önemi (Masal)

Öğüt Dinlemenin Önemi

Vaktiyle bir köylü, para kazanmak için karısını köyünde bırakıp, başka bir memlekete gitmiş. Senelerce uğraşmış didinmiş, nihayet köyüne dönmeye karar vermiş. Dönüş yolunda bir köşe başında, bir adama rastlamış.

Adam; ‘Akıl satarım, akıl satarım.” deyip duruyormuş. Köylü bunu pek merak etmiş ve bir lira vererek bir akıl istemiş.

Adam da ona; ‘Üstüne vazife olmayan işe karışma!’ demiş. Köylü ertesi gün tekrar gitmiş ve ‘Topuğu aşan suya girme!’, üçüncü gün gittiğinde de ‘Sabret, sanrın sonu selamettir.’ öğütlerini almış.

Bir zaman sonra adam, parasız kaldığına ve aldığı akılların hiç işe yaramadığına üzülerek köyünün yolunu tutmuş. Yolda bir çiftlik ağasına misafir olmuş. Burada misafire hizmet edenler, hep güzel ve genç kızlarmış. Adamcağız birkaç kere sebebini sormak istemişse de satın aldığı ‘Üstüne vazife olmayan işe karışma!’ öğüdü aklına gelince vazgeçmiş ve bir hafta orada kalmış.

Devamını oku