Oğlunuza Düşündüğünüz İsimler ve Anlamları

ABAY : Hünerli.

ACAR : Becerikli, atılgan

ACUN : Dünya, varlık

AKAY : Beyaz ay, dolunay

AKEL : Dürüst, güvenilir

AKGÜN : Mutlu, sevinçli gün

AKIN : 1.Arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olmak. 2.Baskın.

AKTAÇ : Beyaz taç, gelin tacı

AKTAN : Aydınlık gece

ALİ : Yüce, ulu

ALİCAN : Candan, cana yakın

ALİŞAN : Şanı şerefi en yüksek olan

ALKAN : Kızıl kan

ALKIN : Sevdalı,aşık

ALP : Kahraman, cesur,savaşçı

ALPAR : Yiğit,cesur

ALPASLAN : Aslan gibi cesur, savaşçı beyi

ALPTUĞ : Yiğitlik simgesi.

ALPER : Yiğit insan, yiğit erkek.

ALPEREN : Yiğit ve ermiş kişi.

ALPHAN : Yiğit, hükümdar

ALPTEKİN : Tek yiğit,prens

ALTAN : Sabah güneş doğarken ki zaman

ALTAY : Orta Asya’da Tanrı dağı,bir Türk boyu

ALTUĞ : Kızıl tuğ, al renkli.

ANIL : Amaç, erek, hatırlanmak.

ANDAÇ : Armağan, hediye

ARAL : Takımada, sıradağlar.

ARCAN : Saf, temiz

AREL : Temiz, dürüst

ARDA : 1.İşaret olarak yere dikilen çubuk. 2.Ardıl.

ARGUN : Zayıf, güçsüz,dermansız

ARGÜN : Temiz, aydınlık gün

ARIKAN : Temiz soy

ARIN : Temiz, saf – Alın

ARİF : Anlayışlı, tanınmış, meşhur, bilgi sahibi

ARKAN : Temiz kandan gelen – Üstün, galip

ARKUT : Temiz ve kutlu.

ARMAN : Hasret, özlem – Sıkıntı

ARSLAN : Yırtıcı, güçlü,yiğit

ARTUN : Kendine güvenen, onurlu.

ATABERK : Şehzade eğitmeni – Devlet yetkilisi

ATACAN : Hoşgörülü, babacan

ATAK : Canlı, girişken-Cömert-Nişancı

ATAKAN : Düşünmeden cesurca işe girişen

ATALAY : Ünlü, şöhretli

ATAMAN : Ata kişi, önder

ATASOY : Ataların soyundan gelen

ATAY : Bilinen,tanınmış

ATİLLA : Savaşçı,fatih – Büyük,ünlü

AYBAR : Gösterişli,heybetli

AYBERK : Ay gibi güzel ve sağlam.

AYDIN : Işıklı-Aylı gece-Açık, belli-Uğurlu

AYHAN : Ay hakimi

AYKAN : Soylu, asil

AYKUT : Ay gibi uğurlu.

AYTAÇ : Ay biçiminde taç

AYTEK : Ay gibi

AYTEKİN : Ay şehzadesi, prensi

AYTUNÇ : Ay gibi güzel, tunç kadar sağlam

AZİZ : Sevgili – Az bulunur- Muhterem

AZMİ : Kararlılık – Güçlü, kuvvetli

BAHA : Kıymet, değer, para.

BAHİR : Deniz-Belli, açık-Işıklı, parlak

BALER : Tatlı dilli, cana yakın

BALKI : Şimşek, ışık, parlayış.

BARAN : Direnci kıran güç, ulu, yüksek.

BARAY : Sonsuzluk.

BARBAROS : Kızıl sakal

BARIN : Güç ve kuvvet.

BARIŞ : Sulh.

BARKIN : Gezmek, görmek, gezgin.

BARKAN : Çölde oluşan küçük kum kitlesi

BARLAS : Kahraman

BARS : Kaplan benzeri yırtıcı hayvan

BARTU : En eski Türk hanlarından biri.

BAŞER : Başta gelen

BATI : Güneşin battığı yön

BATIHAN : Batı’nın hükümdarı, hanı

BATURALP : Yiğitler yiğidi

BATIRAY : Ay gibi yiğit

BATUĞ : Üstün olan, yiğit. Az.

BATUHAN : Yiğit hükümdar.

BATUR : Yiğit, yürekli, bahadır.

BAYAR : Ulu, yüce

BAYBARS : Eski Türklerin beslediği kaplan

BAYBORA : Fırtına

BAYCAN : Zengin

BAYHAN : Zengin ve güçlü

BAYKAL : Yaban kısrağı – Sibirya’da bir göl

BAYSAL : Soylu, ünlü

BAYÜLKEN : Göğün 16.katında oturan barış tanrısı

BEDİR : Dolunay.

BEDİRHAN : İleri görüşlü lider

BERK : 1.Sert, sağlam, katı. 2.Yıldırım.

BERKAY : Güçlü ve ay gibi.

BERKE : Kamçı, kırbaç.

BERKAN : Parlama – Kıvırcık kuzu postu

BERKANT : Bozulmaz yemin

BERKAY : Ay gibi güçlü

BERKE : Kamçı

BİLGEHAN : Göktürk hakanı

BİLGİN : Alim, bilgili kişi

BİRANT : Tek yemin. Özelliği olan yemin

BOĞAÇ : Bir Dede korkut kahramanı

BORA : Şiddetli rüzgar

BORAN : Rüzgar şimşek ve gök gürültüsü ile ortaya çıkan sağanak yağışlı hava olayı.

BUĞRA : Erkek deve

BURAK : Hz. Muhammed’in Miraç gecesi bindiği efsanevi at

BURÇ : Kale, hisar çıkıntısı – Güneş sistemi – sarp yamaç

BÜLENT : Yüce, yüksek

CABBAR : Kuvvet,kudret sahibi-Becerikli

CAFER : Küçük akarsu

CAHİT : Çaba gösteren, çalışkan

CAN : İnsan ve hayvanlarda yaşamayı sağladığına ve ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan madde dışı varlık.

CANALP : Özünde yiğitlik, güç olan

CANBERK : Güçlü, sağlam

CANDAŞ : Dost, yoldaş

CANDEMİR : Özü demir gibi sağlam

CANDOĞAN : Cana doğan

CANEL : Dostluk eli

CANER : Çok içten, sevilen.

CANKUT : Neşe, mutluluk, talih, baht.

CANTEKİN : Tek, eşsiz can

CAVİT : Sonsuz, ebedi

CELAL : Büyüklük, yücelik – Öfke, kırgınlık

CELAYİR : Moğolların kollarından

CELİL : Büyük, yüce

CEM : Hükümdar – Toplanma, biraraya gelme

CEMAL : Güzel yüz – Yüz güzelliği

CEMİL : Güzel yakışıklı erkek – İyilikle anma

CEMRE : Ateş,kor-Suda,havada,toprakta oluştuğuna inanılan sıcaklık

CENAP : Şeref, onur

CENGİZ : Güçlü, gözüpek

CENGİZHAN : Moğol İmparatorluğunu kuran hükümdar

CENK : Savaş

CEVAHİR : Mücevher,değerli süs taşı

CEYHUN : Orta Asya’da bir akarsu – Cennet’in 4 nehrinden biri

CİHAN : Dünya

CİHANGİR : Dünyaya egemen olan

CİHAT : Din uğruna savaşan

COŞKUN : Heyecanlı, kabına sığmayan

CUMHUR : Halk, topluluk

CÜNEYT : Küçük asker

ÇAĞAN : Bayram, şenlik

ÇAĞATAY : Tay-Doğu Türklerine verilen ad

ÇAĞDAŞ : Çağın koşullarına uygun.

ÇAĞIN : Yıldırım, şimşek

ÇAĞKAN : Canlı, dinamik, çalışkan.

ÇAĞLAR : Şelale, çağlayan

ÇAĞMAN : Çağdaş insan

ÇAĞRI : Çakır gözlü

ÇAKAR : Parlayan, ışık veren

ÇAKIN : Şimşek, parıltı

ÇAKIR : Mavi renkli, gri benekli gözü olan

ÇELİK : Su verilip sertleştirilmiş demir – Çok güçlü

ÇELİKER : Çelik gibi güçlü

ÇETİN : Sert-Çözümü zor, sarp-İnatçı, azimli

ÇEVİK : Çabuk davranan, hareketli

ÇIĞIR : Çığın açtığı iz, yol – Yenilikçilik

ÇINAR : Uzun ömürlü, uzun boylu, kalın gövdeli bir ağaç türü

DALAN : Biçim – İnce, zarif

DALAY : Deniz.

DARCAN : Sıkıntılı, aceleci

DEMİR : Kolay işlenen dayanıklı bir maden

DEMİRALP : Demir gibi güçlü, yiğit

DEMİRCAN : Özü demir gibi sağlam

DEMİREL : Demir gibi güçlü eli olan

DEMİRHAN : Demir gibi güçlü hükümdar

DEMİRKAN : Güçlü soydan gelen

DENİZ : Deniz, su kütlesi, derya

DENKTAŞ : Akran, aynı yaşta

DERVİŞ : Tarikata girmiş – Hoşgörülü, alçakgönüllü

DERYA : Deniz – Engin bilgili – Çok

DEVRAN : Felek, kader

DEVRİM : Olumlu yönde değişiklik yaratan hareket

DİLMEN : Güzel konuşan

DİNÇ : Güçlü, sağlıklı

DİNÇER : Güçlü, sağlıklı

DOĞA : Tabiat

DOĞAN : Yırtıcı bir kuş

DOĞU : Güneşin doğduğu yön

Doğuhan : Doğunun hükümdarı

DOĞUKAN : Doğulu, doğu soyundan

DOĞUŞ : Yaradılış

DORUK : En yüksek yer, zirve – Üstün başarı

DORUKHAN : Zirvenin hükümdarı

DURAN : Varlığını sürdüren-Dağ yolu-Dingin, sakin

DURUKAN : Kanı saf, berrak.

DÜNDAR : Artçı asker, birliği koruyan asker

ECEVİT : Çevik, çalışkan,açık fikirli- Yaramaz, sinirli

EDİZ : Yüksek yer – Ulu, yüce

EFE : Batı Anadolu’da köy yiğidi, zeybek.

EFGAN : Ağlayıp inleme – feryat

EGE : Bir çocuğu koruyan, ona bakan – Büyük ulu

EGEHAN : Engin denizlerin hükümdarı.

EGEMEN : Hakim , hüküm süren

ENES : Şecereli Arap atı.

ENİS : Dost, arkadaş.

EMİR : Bir kavmin başı -Peygamber soyundan – Kumandan

EMİRHAN : Emirlerin başı, hükümdarı

EMRAH : Bir halk ozanımız

EMRE : Aşık, vurgun

ENDER : Çok az, nadir bulunan

ERTUĞ : Yiğit başlığı.

ENER : En yiğit, en kahraman

ENGİN : Uçsuz bucaksız – Yüksekte olmayan yer

ENGİNSU : Açık deniz

ENVER : En nurlu, en parlak

ERALP : Yiğit

ERAY : İlk ay

ERBATUR : Cesur, yiğit

ERBERK : Şimşek gibi yiğit

ERCAN : Canlı, sağlıklı

ERCÜMENT : İtibarlı, haysiyetli, değerli

ERDAL : Tek erkek

ERDEM : Namus, fazilet – Hüner – Ruhsal yetkinlik

ERDEN : El değmemiş

ERDİNÇ : Duru, güçlü erkek

EREN : Yetişmiş – Cesur, yiğit – Ermiş kişi

ERDOĞAN : Yiğit doğmuş

ERGİN : Olmuş, yetişmiş – Reşit

ERGUN : Oynak, hızlı giden at

ERGÜN : Yumuşak huylu, uysal

ERHAN : Adaletli hükümdar

FADIL : Fazietli, ahlaklı – Fazıl

FAHİR : İftihar edilecek, övülecek

FAHRETTİN : Diniyle övünen

FAHRİ : Şeref ve itibar için yapılan iş

FAİK : Üstün, yüksek

FALİH : Başarı kazanan, isteğine ulaşan

FARUK : Haklıyı haksızı ayırabilen – Keskin

FATİH : Fetheden – Hüküm veren

FAZIL : Faziletli, ahlaklı

FEHİM : Anlayışlı, zeki

FERDİ : Kişiye özgü

FERHAT : Güçlükleri yenip bir yeri ele geçiren

FERHAN : Sevinç, mutlu

FERİD : Eşsiz, tek, benzeri olmayan

FERİDUN : Eşsiz, tek

FERİT : Avcı kuş

FERKAN : Güçlü, saygın soydan gelen

FERRUH : Uğurlu – Kutsal

FETHİ : Fetih ile ilgili

FEVZİ : kurtuluşla, zaferle ilgili – galip üstün gelen

FEYYAZ : Faydalı, verimli, bereketli

FIRAT : Tatlı su – Türkiye’nin en uzun akarsuyu

FİKRET : Düşünce – Akıl, anlayış

FUAT : Kalp, gönül

FURKAN : Doğruyu yanlıştan ayırma

GALİP : Üstün gelen, kazanan

GANİ : Zengin, varlıklı – Bol

GAZANFER : Aslan – Yiğit, yürekli

GEDİZ : Su birikintisi, gölcük – Ege’de bir akarsu

GENCAL : Genç, taze

GENCALP : Genç yiğit, kahraman

GENCAY : Ayın bir haftalık hali, hilal

GENCER : Genç yiğit

GİRAY : Uygun, laik.

GİRGİN : Kolay yakınlık kuran

GÖKALP : Mavi gözlü yiğit – Göklerin yiğidi

GÖKAY : Mavi ay

GÖKBERK : Mavi gözlü, sert kişi

GÖKCAN : Mavi gözlü dost, candan kişi

GÖKÇE : Güzel, gösterişli – Yiğit, cesur – Mavi gözlü

GÖKÇEN : Güzel, hoş

GÖKHAN : Eski Türklerde gök tanrısı – Göklerin hakimi

GÖKMEN : Sarışın, mavi gözlü

GÖKSEL : Gökle ilgili

GÖKTAN : Mavi şafak

GÖKTUĞ : Mavi tuğ.

GÜÇHAN : Çetin, güçlü han

GÜÇLÜ : Kuvvetli, gücü yerinde – Önemli, etkili – Şiddetli

GÜLTEKİN : Genç, nazik delikanlı

GÜNALP : Güneş gibi yiğit

GÖRKAY: Güzel ay.

GÜNEY : Dört yönden biri – Her zaman güneşli yer

GÜNKUT : Günün uğuru

GÜNTAN : Güneşin doğuşundan az önceki zaman

GÜNTEKİN : Güneş gibi tek

GÜRAL : Hakkını bol bol, çok al

GÜRALP : Güçlü yiğit

GÜRAY : Çok ışıklı, aydınlık.

GÜRCAN : Güçlü, coşkulu can

GÜRKAN : Gürbüz, kanı bol

GÜROL : Hayat boyu her şeyin bol olsun

GÜRTAN : Işıklı, geniş tan yeri

GÜVEN : Kuşku duymadan bağlanma, inanma – Cesaret

GÜVENÇ : Güven – Sevinçli – Dayanak, yardım

GÜZEY : Güneş görmeyen yer, kuzey

HAFIZ : Koruyan, saklayan – Kur’an ı ezberlemiş kişi

HAKAN : Eski Türk ve Moğol hükümdarı

HALDUN : Sonsuz, ebedi olan

HALİT : Sonsuz, sürekli – Bir yıldan çok yaşayan

HALİL : Yakın dost

HALİM : Sessiz, sakin – Yumuşak huylu, yavaş

HALİS : Katıksız – Saf, temiz, hilesiz – Yalnız

HALUK : İyi huylu, geçimli

HAMDİ : Allah’ı övmek, şükretmek

HAMİ : Himaye eden, koruyan

HAMİT : Övgüye değer

HARUN : İnat eden, huysuz

HASAN : Güzellik, iyilik

HASRET : Özlem

HAZAR : Barış, güven

HAZIM : Akıllı, iş bilir

HEPER : Her zaman yiğit.

HINCAL : Öç al

HİDAYET : Doğru yola girme – Müslüman olma

HİKMET : Bilgelik – Özlü söz, vecize

HİRAM : Yürüme, gezinme

HULKİ : Yaradılışla ilgili – İyi huylu, ahlaklı

HULUSİ : Saf, içi temiz – Samimi, içten

HURŞİT : Güneş

HÜRAY : Ay gibi özgür

HÜREL : Özgür ülke.

HÜRCAN : Özgür

HÜRKAL : Özgür kal.

HÜRKAN : Özgürlüğüne düşkün bir soydan gelen.

HÜROL : Özgür ol.

HÜSEYİN : Küçük sevgili

HÜSNÜ : Çok güzel

ILDIR : 1.Parıltı. 2.Alaca karanlık.

ILDIZ : Yıldız – Gündönümünden 10 gün öncesi

ILGAR : Çabuk, hızlı – Hücum, akın – Havanın açık olması – Öfke

ILGAZ : 1.Dizginleri koyuverilmiş atın dört nala koşması.2.Atla ansızın yapılan doludizgin saldırı.

IRA : Öz yapı, karakter, kişilik.

IŞIKHAN : Işıklı han

IŞINER : Işık saçan yiğit.

İBRAHİM : İnananların babası – Peygamber

İDRİS : Hoş kokulu bir kiraz türü – Bilimde ileri düzeyde olan – Peygamber

İHSAN : İyilik – Bağış, bağışlama

İLAYDIN : Aydınlık, mutlu, demokratik ülke.

İLBAY : Bir yerin saygın kişisi sözü geçen.

İLBEY : Vali

İLCAN : Yurttaş, vatandaş.

İLGİN : Gurbette yaşayan, garip.

İLGÜ : Engel.

İLHAMİ : İçe doğanlarla, esinle ilgili

İLHAN : Hükümdar, İmparator, Yönetici

İLKAN : Bir Türk hükümdarı.

İLKAY : Yeni ay, ayın ilk hali

İLKCAN : İlk doğan erkek çocuklara verilen ad

İLKE : Temel düşünce, prensip – Temel bilgi – Davranış kuralı

İLKER : İlk doğan erkek çocuk

İLKUT : Kutlu, mutlu ülke.

İLTEKİN : Tek eşsiz ülke

İLTER : Yurdunu seven, koruyan

İNAL : Kendisine inanılan

İNAN : Dizgin – Yönetme – İman

İNANÇ : Bir düşünceye bağlılık – İman – Doğru, emin

İRFAN : Bilme, anlama – Sezme, kavrama gücü

İSHAK : Bilgin olarak tanınan bir peygamber

İSLAM : İslam diniden olan, Müslüman

İSKENDER : Bir Makedon kumandanı

İSMAİL : İbrahim peygamberin oğlu

İSMET : Masumluk, temizlik – Haramdan çekinme

İŞÇAN : Çalışkan

İZZET : Değer, kıymet – Kuvvet, kudret – Hürmet, saygı

KAAN : 1.Hükümdar.2.Çin ve Moğol hükümdarlarına verilen ad.

KADEM : Uğur – Ayak adımı – Yarım arşın

KADİR : Kuvvetli, güç sahibi – Değer, onur, şeref

KADRİ : Değer, kıymetle ilgili

KAĞAN : Kaan, hükümdar

KAHRAMAN : Yiğit, cesur – Bir olayın baş kişisi

KAMER : Ay – Sadık hizmetli

KAMURAN : Arzusuna erişmiş

KANDEMİR : Güçlü soydan gelen

KANER : Yiğit soydan gelen.

KARABEY : Esmer, rengi karaya çalan Bey

KARACAN : Esmer – Küçük ağaçcık

KARAHAN : 1.Tarihte bazı hanlara verilen ad.2. Anadolu’da bir devlet.

KARATAY : Anadolu Selçuklu devlet adamı.

KARAN : Kahraman, yürekli – Karanlık

KARANALP : Esmer, karayağız, yiğit

KARTAL : Çok güçlü, iri yırtıcı kuş

KARTAY : Yaşlı, pir

KAYA : Büyük, sert taş kütlesi

KAYAHAN : Güçlü, sert hükümdar

KAYHAN : Güçlü hükümdar

KEMAL : Olgunluk – En yüksek değer – Erdem

KENAN : Hz.Yakup’un ülkesi. Cennet, Filistin

KEREM : Soyluluk – Cömertlik, bağış

KEREMŞAH : Asil, soylu şah, hükümdar

KERİM : Cömert – Ulu, büyük

KILIÇ : Sivri uçlu, keskin, çelikten silah

KILIÇALP : Kılıç gibi keskin, yiğit

KILIÇHAN : Kılıç gibi keskin, güçlü yiğit

KIRCA : Dolu – Ufak taneli kar – Borayla gelen yağmur

KIRDAR : Ölçülü davranış

KIRHAN : Kırçıl han

KIVANÇ : Övünç, iftihar

KORAL : Sınır muhafızı

KORALP : Yiğit sınır muhafızı

KOLÇAK : Yiğit, mert, koçak

KORAY : Kor renkli ay.

KORCAN : Ateşli, canlı

KORÇAK : Heykel

KOREL : Kor gibi etkili, yakıcı kişi

KORHAN : Kor gibi kızgın hükümdar.

KORKUT : Büyük dolu tanesi – Hayali yaratık

KORTAN : Kor renkli tanyeri – Yalçın kaya – Pelikan

KÖKER : Köklü soydan gelen

KÖKSAL : Kökünü derinlemesine sal, soyun genişlesin

KUBAT : Kaba, şişman

KUBİLAY : Ünlü Moğol hükümdarı

KUDRET : Güç, kuvvet – Allah’ın gücü – Zenginlik – Yetenek

KUNTAY : Ay gibi sağlam, güçlü

KUNTER : Sağlam, kuvvetli

KUTAY : Uğurlu ay.

KURTBEY : Kurt gibi atılgan, güçlü

KUTAN : Dua, yalvarma – Saka kuşu

KUTAY : Uğurlu ay

KUTBAY : Uğurlu kişi

KUTER : Kutlu uğurlu kişi.

KUTHAN : Kutlu hükümdar

KUTLAY : Kutlu, uğurlu ay

KUTLU : Uğurlu, kutsal

KÜRŞAT : Göktürk prensi

LAÇİN : Bir cins şahin – Sarp, yalçın

LAMİ : Sert, çatık kaşlı veya Aslan

LATİF : Allah’ın kulu

LEMA : Herşeye gücü yeten

LEMİ : Becerikli,atılgan

LEVENT : Dünya,varlık

LOKMAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan

LÜTFİ : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan

MACİT : Şan, şeref sahibi – İyi ahlaklı

MAHİR : Becerikli, hünerli

MAHMUT : Övülmeye değer, hamdolunmuş

MANÇO : Manda yavrusu

MANSUR : Yardım edilmiş – Allah’ın yardımıyla galip gelmiş

MAZHAR : Bir şeyin göründüğü, çıktığı yer – Onurlanma

MECİT : Çok ulu, yüce

MECNUN : Cin çarpmış – Delice seven

MEHMET : Muhammed isminin Türkçe’de söylenişi

MELİH : Güzel, şirin, sevimli.

MEMDUH : Övülmüş

MENDERES : Bir akarsu yatağının az eğimli ovalarda çizdiği kıvrım

MENGÜ : Ölümsüz, ebedi

MENSUR : Saçılmış, dağılmış – Ölçüsüz, uyaksız söz

MERİÇ : Balkan yarımadasında bir akarsu

MERİH : Bir gezegen

MERT : 1.Yiğit. 2.Sözünün eri, güvenilir kimse.

MESUT : Mutlu, bahtiyar

METE : Büyük Hun imparatoru.

METİN : Metanetli, sağlam – Özü, sözü doğru

MİTHAT : Övme

MİRKELAM : Güzel, nazik konuşan

MİRZA : Hükümdar soyundan gelen

MUHAMMED : Yüce Peygamberimizin ismi – Tekrar tekrar övülmüş – Güzel huylu

MURAT : 1.İstek. 2.Amaç.

MURATHAN : Arzulu hükümdar

MÜJDAT : Müjdeler, sevinçli haberler

MÜŞFİK : Şefkatli, merhametli

NADİ : Haykıran, seslenen – Toplantı

NADİR : Az bulunur

NAFİ : Yararlı – Şifa, hayırlı

NAFİZ : Becerikli,atılganDelen, içeri işleyen – Etkili, sözü geçen

NAHİT : Venüs gezegeni, zühre – Ergen

NAİL : Muradına ermiş

NASUH : Öğüt veren – Temiz

NASUHİ : Bozulmaz biçimde tövbe eden

NAŞİT : Şiir yazan, okuyan

NAZIM : Düzenleyen – Manzume yazan

NAZİF : Temiz – Zarif

NECAT : Kurtulma

NECDET : Kahramanlık, yiğitlik

NEDİM : Tatlı , güzel konuşan

NEDRET : Az bulunan, seyrek

NEHAR : Gündüz

NEJAT : Soy, nesil – Doğa, yaradılış

NESİM : Yumuşak rüzgar – İyi, yumuşak huylu

NEŞAT : Sevinç, neşe

NEŞET : Meydana gelme, yetişme

NEYZEN : Ney çalan

NİDA : Bağırma,sesle çağırma, haykırma.

NİHAT : Huy, yaradılış

NOYAN : Baş komutan, bey.

NUH : Üçüncü peygamber

NURKAN : Aydınlık, temiz soydan gelen

NÜZHET : Neşe – Ferahlık, sevinç

OGÜN : Belirli bir günde doğan

OĞAN : Güçlü, kuvvetli

OĞUL : Erkek evlat – Kovandan çıkan arı topluluğu

OĞULCAN : Can dost.

OĞUR : Uğur – Samimi, içten

OĞUZ : Saf, iyi yaradılışlı – Sağlam, güçlü

OĞUZHAN : Yiğit han – Oğuzların efsane kahramanı

OKAN : Anlama, öğrenme – Oğuz

OKAY : Beğeni, ok gibi delici, ay gibi aydınlık.

OKBAY : Ok gibi delici, saygın ve zengin kimse.

OKCAN : Hareketli, canı tez

OKER : Hızlı, hareketli

OKTAR : Ok atan, okçu

OKTAY : Öfkeli, sinirli

OLCAY : Şanslı, talihli

OLGUN : Bilgili, görgülü, iyi yetişmiş

OMAÇ : Hedef, amaç

OMAY : Seçkin, seçilmiş

ONAT : İyi, güzel – Doğru ve dürüst nitelikli

ONAY : Uygun bulma

ONGAR : Kurtuluş

ONGUN : Tam – Verimli, bayındır – Kutlu, uğurlu – Gelişmiş, gürbüz

ONUR : Kişinin kendin saygısı, özsaygı

ONURAL : Şan, şeref kazan

ONURALP : Onuruyla tanınmış yiğit

ONURHAN : Onurlu hükümdar

ORÇUN : Ardıl, halef, oğul.

ORHAN : Şehrin hakimi

ORHUN : Orta Asya Türklerinde eski yazı türü.

ORKAN : Hükümdar soyundan gelen.

ORKUN : Çoban beyi.

ORKUT : Kutsal şehir.

ORTAÇ : Tepe – Mirasçı – Veliaht

ORTUN : Ortanca kardeş

OSMAN : Bir tür kuş – Osmanlı’nın kurucusu

ORTUNÇ : Ateş renginde tunç

OYTUN : Beğenilen güzel yer, kutsal.

OZAN : 1.Halk şairi. 2.Şiir yazan kimse şair.

OZGAN : Öne geçen, kazanan

OZAN : 1.Halk şairi. 2.Şiir yazan kimse şair.

ÖDÜL : Bir başarı ya da iyilik karşılığında verilen armağan

ÖĞDAY : Çok akıllı

ÖĞÜN : Yücel, gurur duy – Zaman, vakit – Kez, defa Önde, ileride

ÖĞÜNÇ : Övünülecek şey

ÖĞÜT : Nasihat

ÖKER : Akıllı

ÖKMEN : Akıllı, zeki

ÖKTEM : Güçlü, onurlu

ÖKTEN : Akıllı, bilgili

ÖMER : Yaşayış, hayat – İkinci Halife

ÖMÜR : Yaşayış, hayat

ÖNAL : Her işte lider olan.

ÖNAY : Ayın ilk günlerindeki durumu, hilal

ÖNDER : Bir topluluğa başkanlık eden – Önde giden, yol gösteren

ÖNEL : Bir şeyin tamamlanması için verilen süre, vade

ÖNER : Başta gelen – Yön – Sıra

ÖRSAN : Örs gibi sağlam adı olan

ÖRSEL : Örs gibi sağlam el

ÖVÜL : Kendini beğendir, övgü kazan

ÖYMEN : Evcimen, evine bağlı

ÖZAL : Özü kırmızı

ÖZALP : Özünde yiğit olan

ÖZAY : Özü ay gibi parıltılı olan.

ÖZCAN : Candan, samimi

ÖZDEMİR : Özü demir gibi sağlam olan

ÖZDEN : Soyca temiz – Özvarlıkla ilgili – Suların geçtiği yer

ÖZEN : Bir işin iyi olması için gösterilen çaba – En içeride olan – Dere, ırmak

ÖZER: Yiğit, doğru kişi

ÖZGÜN : Benzerlerinden ayrı – Kendine özgü.

ÖZGÜR : Hür – Bağımsız

ÖZHAN : Hükümdar soyundan gelen

ÖZKAN : Özü, kanı temiz

ÖZMEN : Özü iyi, sağlam olan

ÖZTAN : Tan yeri gibi aydınlık.

PAKEL : Sezgi, anlayış, dikkat

PAKER : Sert, çatık kaşlı veya Aslan

PAKSOY : Allah’ın kulu

PAMİR : Her şeye gücü yeten

PARS : Becerikli,atılgan

PAYDAŞ : Dünya,varlık

PAYİDAR : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan

PEKAY : Çok aydınlık, ay gibi ışıklı.

PEKCAN : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan

PEKEL : Sağlam, güçlü el.

PEKER : Güçlü yiğit, çok sağlam.

PEKİN : Doğruluğu kesinlikle bilinen.

PERKER : Güçlü ve yiğit kişi.

PERTEV : Dürüst, güvenilir

PEYAM : Mutlu, sevinçli gün

PEYKAN : Beyaz taç, gelin tacı

PEYMAN : Aydınlık gece

POLAT : Din uğruna çalışan

POYRAZ : Yüce, ulu

POZAN : Candan, cana yakın

RAFET : Sert, çatık kaşlı veya Aslan

RAUF : Dünya, varlık

RAMAZAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan

RAMİM : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan

RAMİM : Çok övülmüş, methedilmiş

RABSİN : Beyaz Ay, dolunay

RAUF : Mutlu, sevinçli gün

RECEP : Beyaz taç, gelin tacı

REFİK : Din uğruna çalışan

REHA : Candan, cana yakın

REKİN : Gururlu, ağırbaşlı.

RENAN : Kızıl kan

RIDVAN : Aslan gibi cesur, savaşçı beyi

RIZA : Yiğit, hükümdar

RUHİ : Tek yiğit, prens

RÜÇHAN : Orta Asya’da Tanrı dağı, bir Türk boyu

RÜSTEM : Kızıl, al renkli Tuğ

RÜŞTÜ : Armağan, hediye

SABRİ : Sabırla ilgili

SACİT : Secde eden

SADRİ : Göğüsle ilgili

SAİT : Mübarek, kutlu – Sevap kazanmış

SAİM : Oruçlu

SAKIP : Delen, delik açan – Çok parlak

SALİH : Elverişli, yararlı – Dinin emirlerine uyan

SALİM : Sağlam – Kusursuz, eksiksiz

SAMET : Çok yüksek, çok ulu – Hiç kimseye ihtiyacı olmayan

SAMİ : Dinleyen, duyan – Yüksek, yüce

SAMİH : Cömert, eli açık

SAMİM : Bir şeyin merkezi, içi

SANBERK : Gücüyle tanınmış.

SANCAR : Kısa kama – Saplar, batırır

SANER : Ünlü tanınmış.

SARGIN : Candan, içten

SARP : Çetin, sert

SARPER : Zoru başaran kişi.

SAVAŞ : Uğraşma, mücadele, kavga – Silahlı mücadele, harp

SEÇKİN : Niteliklerinin yüksekliğiyle göze çarpan, elit.

SEDAT : Doğru, haklı

SELCAN : Coşkun, taşkın

SELÇUK : Güzel konuşan – Türk hükümdarı

SELİM : Sağlam, doğru, kusursuz – Temiz, içten

SEMİH : Cömert, eli açık

SEMİN : Çok değerli.

SERCAN : Sevgili, sevilen

SERDAR : Başkumandan, başbuğ

SERGEN : Raf, vitrin – Tepelerdeki düzlük – Yorgun

SERHAN : Kurt, canavar – Şarkıcıların başı

SERHAT : Sınır – İki devlet arasındaki sınır

SERKAN : Soylu kan, başkan

SERKUT : Mutlu, talihli

SERMET : Ebediyet, sonsuzluk

SERTAÇ : Çok sevilen, sayılan

SERTUĞ : Baş tacı edilen.

SERVER : Başkan, reis

SEZAİ : Uygun, yaraşan

SEZER : Duyar, hisseder

SEZGİN : Sezme yeteneği olan, duygulu, anlayışlı

SITKI : İç temizliğiyle, doğrulukla ilgili

SİMAVİ : Yüzle, çehreyle ilgili

SİNAN : Mızrak, süngü gibi silahların sivri ucu

SÖMER : Katışıksız güçlü

SONER : Son doğan yiğit

SONGUR : Şahin – Ağır, hantal

SOYSAL : Uygar

SÖKMEN : Yiğitlere verilen san

SUAVİ : Değişmeyen – Kanıtlanmış

SUNAR: Sunan, takdim eden

SÜHEYL : Kutlu, uğurlu

SÜLEYMAN : Saflık, temizlik

SÜMER : Mübarek, kutlu – Sevap kazanmış

ŞAHAN : Padişahlar, hükümdarlar, tahtlar.

ŞAYAN : Yakışır, yaraşır. Uygun

ŞAFAK : Güneş doğmadan önce ufukta beliren aydınlık

ŞAHİN : Büyük, yırtıcı kuş

ŞANSAL : Niteliklerinle ünlen, tanın

ŞANVER : İyi niteliklerin bilinsin, duyulsun

ŞEHZADE : Hükümdar oğlu

ŞENEL : Neşelen, mutlu ol

ŞENER : Mutlu, neşeli

ŞENOL : Her zaman neşeli, mutlu ol

ŞENSOY : Neşeli, mutlu soydan gelen

ŞEREF : İyi ahlak ve fazilet sonucu oluşan manevi yücelik – İyi ün

ŞERİF : Şerefli, kutsal – Soylu, temiz

ŞEVKET : Büyüklük, heybet

ŞÜKRÜ : Şükürle, minnettarlıkla ilgili

TAHA : Kuran’da bir sure adı.

TALAY : Gereğinden çok.

TALİP : Arayan, isteyen – Alıcı müşteri

TAMAY : Dolunay

TAMER : Nitelikli, sayılan kişi

TAN : Güneş doğmadan önceki alaca karanlık, şafak zamanı

TANAY : Şafaktaki ay.

TANBERK : Şafak çizgisi – Parlayan şimşek

TANER : Şafak gibi aydınlık yiğit

TANJU : Çinlilerin Türk hükümdarlarına verdiği ad

TANKUT : Kutlu, uğurlu sabah

TANSEL : Şafak seli, ışık seli

TARCAN : Ayrıcalıklı dost.

TARHAN : Oğuzlarda demirci ustası – Tüccarlar – Han ve komutan unvanı

TARIK : Sabah yıldızı, Zühre, Venüs

TARKAN : İslam’dan önce Türklerin kullandığı vekil, vezir gibi san

TAŞKIN : Coşmuş, taşmış halde bulunan – Akarsuların taşması

TAYFUN : Okyanuslarda görülen fırtına

TAYFUR : Küçük bir kuş türü

TAYGÜN : Çocuk, torun

TAYKUT : Kutlu, uğurlu çocuk.

TAYLAN : Yakışıklı ve sırım gibi genç.

TAYLAN : Yakışıklı ve sırım gibi genç.

TEKAY : Eşi benzeri görülmemiş

TEKCAN : Değerli, eşsiz

TEKİN : Tek, eşsiz – Uyanık, tetikte

TERCAN : Genç, delikanlı – Kırmızı buğday

TEOMAN : Hun İmparatoru Mete’nin babası

TEVFİK : Uygun düşme, uyma – Başarma – Allah’ın yardımına ulaşma

TEZCAN : Telaşlı, heyecanlı

TİMUÇİN : Moğol İmparatoru Cengiz – Katı, sağlam demir

TİMUR : Demir – Türk-Moğol İmparatoru

TOLAY : 1.Cemaat. 2.Topluluk.

TOLGA : Savaşçıların giydikleri demir başlık

TOPRAK : Yer kabuğunun yüzey bölümü

TOYGAR : Tarlakuşu, turgay

TUFAN : Nuh Peygamber zamanındaki güçlü yağmur

TUGAY : İki alaydan oluşan askeri birlik

TUĞRUL : Ak doğan – Selçuklu ‘nun kurucusu

TUNA : Çok bol – Yavru – Görkemli, gösterişli – Bir akarsu

TUNCAY : Tunç renkli ay

TUNCER : Tunç gibi kuvvetli

TUNÇ : Bakır, çinko, kalay karışımı

TURAN : Türklerin en eski yurtlarına verilen ad

TURGAY : Boz renkli, tarlalarda bulunan bir tür serçe

TURGUT : Oturulacak yer, konut

TURHAN : Soylu, seçkin

TÜRKER : Yiğit Türk

UÇAR : Sezgi, anlayış, dikkat

UFUK : Her şeye gücü yeten

UĞUR : Becerikli, Atılgan

UĞURALP : Dünya, varlık

UĞURCAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan

ULAÇ : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan

ULAŞ : Çok övülmüş, methedilmiş

ULUÇ : Beyaz ay, dolunay

ULUĞ : Yüce ve saygın kişi.

UMUR : 1.Aldırış etme. 2.Tecrübesi çok olan, deneyimli.

UMUT : Beyaz taç, gelin tacı

URAL : Aydınlık gece

UTKAN : Din uğruna çalışan

UTKU : Yüce,ulu

UYGUR : Şanı şerefi en yüksek olan

UZAY : Kızıl kan

ÜLKER : Boğa burcunda yedi yıldızdan biri

ÜLGEN : Yüce, ulu – İyilik tanrısı

ÜMİTCAN : Umutlu, hayırlı dost.

ÜMİT : Umut

Ünal : Adın duyulsun, tanın

ÜNALP : Tanınmış, ünlü yiğit

ÜNKAN : Tanınmış soydan gelen

ÜNER : Tanınmış, ünlü

ÜNAY : Ay gibi güzel ve şöhretli.

VAHA : Çöl ortasında sulak ve yeşil yer.

VAROL : Sağlıklı, uzun yaşa

VASFİ : Nitelikle ilgili

VEDAT : Sevgi, dostluk

VEFA : Sözünde durma, dostluğunu sürdürme

VELİT : Yeni doğmuş çocuk

VOLKAN : Yanardağ

VURAL : Vurarak al

YAĞIZ : 1.Esmer 2.Doru. 3.Yiğit.

YAĞIN : Yağmur – Yiğit

YAHYA : Zekeriya’nın oğlu olan peygamber – Allah lütufkardır anlamında

YAKUT : Parlak kırmızı, değerli taş

YAKUP : Erkek keklik – Takip eden, izleyen

YALÇIN : Sarp – Düz, kaygan – Parlak

YALMAN : Kılıç, kama gibi şeylerin ucu – Sarp, dik

YAMAN : 1.Gücü ve becerisi alışılmışın üzerinde olan.2.Korkulan.

YASİN : Kur’an’ın 36.Suresi

YAŞAR : Doğan çocuğun uzun ömürlü olması dileğiyle konan bir ad

YAVUZ : İyi, güzel – Mert, cesur

YEKTA : Tek, eşsiz

YENER : Üstün gelen, kazanan

YILDIRAY : Parlak, ışık veren ay

YILDIRIM : Buluttan yere elektrik boşalması

YILMAZ : Bıkmayan, azimli

YİĞİT : Güçlü, yürekli, kahraman, alp.

YUSUF : Yakup Peygamberin oğlu

YÜCEL : Yüksel, yüce hale gel

ZAFER : Amaca ulaşma, başarı – Düşmanı yenme

ZAHİT : Parlak yıldız

ZAHİR : Zekeriya’nın oğlu olan peygamber – Allah lütufkardır anlamında

ZEKAİ : Zeka ile ilgili

ZEKERİYA : Erkek – Bir peygamber

ZEKİ : Çabuk anlayan, kavrayan

ZEYNEL : Zenelabidin’in kısaltılmışı

ZİHNİ : Akılla ilgili

ZİYA : Aydınlık, nur

Yorum yapın

Kerim Usta sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et