Mevlana İdris’ten Şeyhim
Biz bakardık ve sen yürürdün şeyhim,
Sen yürürdün ve dağlar yürürdü..
Öksüz bir kırlangıç olurduk sen görünmeyince,
Sen görünmeyince görmezdik bulutları…
Yağmurları kuşanıp yollarda bahara durmazdık,
Kapının önünde iki büklüm bekler,
Acıyı keşfeden bu çocuk yürekler,
Nasıl selam verilir bilmez…
Ne açar kapıları bilmezdik şeyhim…
Biz sorardık ve sen söylerdin şeyhim…
Sen söylerdin ve gökler söylerdi,
Kırılmış bir ayna olurduk sen konuşmayınca,
Sen konuşmayınca varmazdık denizlere…
Balıkları fark edip yunusa seslenmezdik.
Denizin altında öylece durur,
Saçlarımıza denizin akşamı vurur,
Çocukları kim ağlatır..?
Kim öldürür halkları bilmezdik şeyhim…
İçinde yalan olmayan bir cümle söyle bana,
İçinde Amerika olmayan bir cümle söyle,,,
İçinde zulüm olmayan bir cümle.!
İhtiyacım var buna…
Çok hırpalandım zeytin ağacı,
Çok hırpalandım sevgilim…
Bu vakitsiz değişen haritalardan,
Kederli göklerden mübarek çocuklardan kapanmış çiçeklerden…
Geldi geçiyor dünya..!
Elimi tut!
Bir cümle söyle.!
İçinde yalan olmayan bir cümle..!
Göklere bakma anında dünyadan çıkma anında,
Söyleyip kaybolayım, söyleyip var olayım…
Bir cümle, bir cümle, bir cümle…!!!
Mevlana İdris’ten Cahit Zarifoğluna…. (Ay Söylevi)
Bir yanıt yazın