Bitişik Yazılan Birleşik Kelimeler ve Kuralları

Bitişik Yazılan Birleşik Kelimeler ve Kuralları

Bitişik Yazılan Birleşik Kelimeler

Belirtisiz isim tamlamaları, sıfat tamlamaları, isnat grupları, birleşik fiiller, ikilemeler, kısaltma grupları ve kalıplaşmış çe­kimli fiillerden oluşan ifadeler yeni bir kavramı karşıladıklarında birleşik kelime olurlar. Birleşik kelimeler belirli kurallar çerçevesinde bitişik veya ayrı olarak yazılır.

Birleşik kelimeler aşağıdaki durumlarda bitişik yazılırlar:

1. Ses düşmesine uğrayan birleşik kelimeler bitişik yazılır: birbiri (< biri biri), kaynana (< kayın ana), kaynata (< kayın ata), nasıl (< ne asıl), niçin (< ne için), pazartesi (< pazar ertesi), sütlaç (< sütlü aş) vb.

2. Özgün biçimleri tek heceli bazı Arapça kökenli kelimeler etmek, edilmek, eylemek, olmak, olunmak yardımcı fiilleriyle birleşirken ses düşmesine, ses değişmesine veya ses türemesine uğradıklarında bitişik yazılır: emretmek, meno­lunmak, cemetmek, kaybolmak; darbetmek, dercetmek, hamdetmek; affetmek, hissetmek, reddetmek vb.

3. Kelimelerden her ikisi veya ikincisi, birleşme sırasında anlam değişmesine uğradığında bu tür birleşik kelimeler bitişik yazılır.

Devamını Oku…

Sayıların Yazılış Kuralları

Sayıların Yazılış Kuralları

Sayıların Yazılış Kuralları

  • Para tutarı, ölçü ve istatistik veriler rakamla yazılırken bunun dışında bulunan sayılar yazı ile yazılırlar. Örnek:”280 kilometre, 4850 Lira, 3500 Kişi, iki ay sonra” gibi…
  • Saat hem rakamla hem de yazı ile yazılabilir.
    Örnek:”21.30’da, saat dokuzu beş geçe” gibi…
  • Dört veya daha çok basamaklı sayıların rahat okunması amacıyla içinde geçen bin, milyon, milyar ve trilyon sözleri harfle yazılabilir.
    Örnek:”2 milyar 100 milyon kişi, 3 bin 255 kalem” gibi…
  • Birden fazla kelimeden oluşan sayılar ayrı yazılır.
    Örnek:”iki yüz, üç yüz altmış beş ” gibi…

    Devamını Oku…

Ünsüzlerin Nitelikleri ve Kuralları

Ünsüzlerin Nitelikleri ve Kuralları

Ünsüzlerin Nitelikleri ve Kuralları

Ses yolunda bir engele çarparak çıkan seslere ünsüz denir. Dilimizde yirmi bir ünsüz vardır:
b, c, ç, d, f, g, ğ, h, j, k, l, m, n, p, r, s, ş, t, v, y, z

Ünsüzler ses tellerinin titreşime uğrayıp uğramamasına göre iki gruba ayrılır:

  1.  Ses tellerinin titreşmesiyle oluşan ünsüzlere yumuşak  ünsüzler (ötümlü, tonlu) adı verilir: b, c, d, g, ğ, j, l, m, n, r, v, y, z
  2. Ses telleri titreşmeden oluşan ünsüzlere sert  ünsüzler (ötümsüz, tonsuz) denir: ç, f, h, k, p, s, ş, t

Ünsüzlerin Kuralları:

  • Kökeni Türkçe olan kelimelerin sonunda b, c, d, g ünsüzleri bulunmaz. Ancak anlam farkını belirtmek üzere ad, od, sac gibi birkaç kelimenin yazılışında bu kurala uyulmaz:

-ad (isim),
-at (binek hayvanı);
-od (ateş),
-ot (bitki);
-sac (yassı demir),
-saç (kıl).

Devamını Oku…

Pastoral Nedir? Pastoral Hakkında Bilgi

Pastoral Nedir? Pastoral Hakkında Bilgi

Pastoral Nedir? Pastoral Hakkında Bilgi

Pastoral Fransızcadan dilimize geçmiş, kır yaşantısını ve özellikle çobanların aşk ve yaşayışlarını anlatan bir edebiyat türüdür. Karşılık olarak “Çobanlama” önerilmektedir. Çoğunlukla şiirlerde kullanılsa da edebi türlerin bir çoğunda uygulanabilmektedir. Anlatım olarak gösterişten uzak ve sade bir dil tercih edilir. Doğal güzellikler ve doğal yaşam şekli bazen tek başına, bazen de karşıklı konuşma şeklinde anlatılır.

Devamını Oku…

Hindistan Hakkında Bilgiler

Hindistan Hakkında Bilgiler

Hindistan

Asya’da bulunan ve yüzölçümü bakımından dünyada yedinci, nüfus bakımından ikinci sırada yer alan devlet. Kuzeyinde Keşmir ve Çin, kuzeydoğusunda Nepal ve Bhutan, doğusunda Bangladeş ve Birmanya, güneydoğusunda Seylan, güneyinde Hint Okyanusu, kuzeybatısında Pakistan bulunur. Üçgene benzeyen Hindistan yarımadası, ülkenin en büyük kısmını kaplar. Ülkenin kapladığı alan 3.287.590 km2 olup, kuzey-güney uzunluğu 3200 km, batı-doğu uzunluğu ise 2400 kilometredir.

Tarihi

Hindistan’ın tarihi hakkında bilgiler, Aryalardan başlamaktadır. Bundan önceki dönemler içindeki olaylar hakkında çok çeşitli ve kesin olmayan bilgiler mevcuttur.

Devamını Oku…

Germanyum Elementi Hakkında Bilgi

Germanyum Elementi Hakkında Bilgi

Germanyum Elementi :

Atom numarası 32, Atom ağırlığı 72,6, yoğunluğu 5,46 olan, 937,4 °C’de eriyen, kalay ve Silisyumu andıran, Gümüş grisi renginde metalik görünüşlü, dikkat derecede elektriksel özelliklere sahip, az rastlanan bir Elementtir. (simgesi Ge )

Germanyumun Özellikleri
Yarı metalik, yani metal ile Ametaller arasında özellikler gösterir. Periyodik cetvelde dördüncü grupta olup, Silisyum ve kalay arasında bulunur. Germanyum (+2) ve (+4) değerliklerini alır. Elmasa benzer kristalleşme gösterir.

Atom numarası 32 ve atom ağırlığı 72,59’dur. Kütle numaraları 70 ile 76 arasında değişen 5 tane kararlı, yine kütleleri 65 ile 78 arasında değişen ve yarılanma süreleri nispeten kısa olan 9 tane radyoaktif izotopu vardır. Ergime noktası 937°C ve kaynama noktası 2800°C’dir. Atmosferik şartlarda gayet kararlıdır. 600-700°C’de Havada oksitlenir. Halojenlerle şiddetli reaksiyon verir. Yoğunluğu 5,323 g/cm3tür. Nitrik Asit ve derişik sülfürik asitte çözünür.

Devamını Oku…

Türk Halk Edebiyatında, Aşık Edebiyatı

Aşık Edebiyatı

Aşık, Türk Halk Edebiyatında XVI. yy’ın başından itibaren görülen şair tipidir. Aşığın şairlik gücünü rüyasında pirin sunduğu “Aşk Badesini” içmekle ve “Sevgilisinin Hayalini” görmekle kazandığına inanılır.

Rüya da genellikle aşık adayının karşısına bir sevgili veya saz çıkmaktadır. Rüyaların süsü ak sakallı bir derviş ve bazen bir bazen üç dolu bardaktır. Bardağın rüyada tas halinde görülmesine de sık sık rastlanır. Ozanlara rüyada sunulan tasların içindeki mayilere aşk dolusu denir. Fars Edebiyatı’nın etkisiyle bade adını da almaktadır. Bunlar; erlik, pirlik ve aşk badesi diye adlandırılırlar.

Aşıklarımız genellikle bir usta aşığın yanında yetişirler. Ondan hem usta deyişlerini hem de sanatın icrasına ilişkin yol ve yöntemleri öğrenirler. Aşık meclislerinde, kahvelerde bu ustaların sanatlarını icra ediş biçimlerini yeterince kavradıktan sonra, ustalaşan ozanlarda kendilerine çırak alırlar ve gelenek bu şekilde devam eder.

Devamını Oku…

Kaşgarlı Mahmud ve Divanu Lugati’t-Türk

Kâşgarlı Mahmud ve Dîvânu Lugâti't-Türk
Kaşgarlı Mahmud Kimdir?

Bulunuşuyla birlikte Türk dili tarihinin yeniden yazılmasını sağlayan ve Türkçenin karanlıktaki pek çok konusunu aydınlatan Divanü Lugati’t-Türk’ü bizlere kazandıran, Türklük biliminin (Türkoloji) kurucusu, Türk sözlükçülüğünün atası Kâşgarlı Mahmud’un hayatı hakkında ne yazık ki ayrıntılı bilgi bulunmamaktadır.

Tarihsel kaynaklarda hakkında bilgiye rastlanmayan, eserinde de kendisi hakkında pek fazla bilgi vermeyen Kâşgarlı Mahmud’un soylu bir aileden geldiği ve çok iyi yetiştirilmiş bir şehzade olduğu Divanü Lugati’t-Türk’te âdeta bilgi kırıntısı niteliğindeki kayıtlardan anlaşılmaktadır. Türklerin en güzel konuşanı, en açık anlatanı, en iyi eğitim göreni, soyca en köklüsü, en başarılı kargı atanı olmakla övünen Kâşgarlı Mahmud, Türk topluluklarının yaşadığı bütün şehirleri ve bölgeleri dolaştığını yazmaktadır.

Devamını Oku…

Dünyada Coğrafi Olarak Az Bilinenler

Coğrafi Bilinmeyenler

Dünyada (Coğrafi Olarak) Az Bilinenler

Yellowstone: ABD’de Yellowstone’deki on bir gayzerden birine «eski sadık dost» denir. Çünkü bu gayzer şaşılacak bir düzenle, her altmış beş dakikada bir ve tam dört buçuk dakika süreyle, bir kaynar su ve buhar sütununu havaya fışkırtır. Her fışkırtmadan önce davul gümbürtüsünü andıran boğuk bir uğultu duyulur, sonra da köpüklü sular 50 metreye kadar fışkırır. Aynı parkta bulunan ve «dev» ismiyle anılan gayzerin fışkırma süresi ise bir saati aşar. Ancak suları 75 metreye kadar ulaşan bu gayzer haftada bir kez fışkırır. Suyun içindeki minerallere bağlı olarak zeminde oluşan sarı renkli çökelmiş sarı rengindeki kayaçlardan dolayı «yellowstone» denilmektedir.

Golf Stream Akıntısı: Meksika Körfezinden doğduğu için İngilizcede «körfez akıntısı» anlamındaki bu isimle anılmıştır. Genişliği 50 kilometreyi, derinliği 1000 metreyi bulan akıntının akış hızı saatte 45 kilometre civarındadır. Yaz kış hep sıcak olan bu akıntı Batı Avrupa kıyılarının ılıman bir iklime sahip olmasında önemli bir etkiye sahiptir.

Ölüm Vadisi: ABD’nin Kaliforniya eyaletindeki Kaliforniya Çölü «ölüm vadisi» olarak ta bilinir. Deniz seviyesinden 85 metre aşağıda bulunan bu mekân ABD’nin keşfedilmesinden sonra altın arayıcılarının gözde mekânı olmuştur. «Altına hücum» devrinde altın bulmak için yollara düşen maceracıların çoğu susuzluk, güneş çarpması ve soğuk nedeniyle ölmüştür. Bu nedenle bu bölgeye «ölüm vadisi» denilmiştir.

Devamını Oku…

Kimyanın Temel Kanunları

İlk Müslüman Kimyacı Halid İbn Yezid

Kimyanın Temel Kanunları, yaklaşık olarak 1700 yıllarında oluşmaya başladı. Günümüze kadar bu kanunlar çoğalarak devam etmiştir. Bunlar sırayla;

  • Kütlenin korunumu kanunu: (Antoine Lavosier tarafından bulunan kanuna göre; bir tepkimeye giren maddelerin kütlelerinin toplamı, tepkimeden çıkan maddelerin kütlelerinin toplamına eşittir.)
  • Sabit oranlar kanunu: (Joseph Proust tarafından bulunan kanuna göre; Bir bileşiği oluşturan elementler birbirleriyle sabit bir oranda birleşirler.)

    Devamını Oku…

1 2 12