Çek Cumhuriyeti’nde esrar kullanan 21 yaşındaki bu genç kız yüksek gerilim hatlarına tırmandı.Yüksek gerilim hatlarını köprü gibi kullanmaya kalkan bu genç kız neyse ki ölmeden kurtarıldı.
1
İyi Olan Her Şey Paylaşımda…
Çek Cumhuriyeti’nde esrar kullanan 21 yaşındaki bu genç kız yüksek gerilim hatlarına tırmandı.Yüksek gerilim hatlarını köprü gibi kullanmaya kalkan bu genç kız neyse ki ölmeden kurtarıldı.
1
Bir zamanlar , 68,000 km² yüzölçümüyle Asya’nın ikinci, dünyanın dördüncü büyük gölü olan Aral Gölü yıllarda aşırı sulama nedeniyle yavaş yavaş çölleşmeye başladı.Kazakistan – Karakalpakistan (Özbekistan) sınırları içinde olan gölün bu hali içler acısı… :’-)
KEMİK iliği hastalığı nedeniyle tedavi gördüğü hastanede, dün 84 yaşında yaşamını yitiren usta radyo ve televizyoncu Orhan Boran, Erenköy’deki Galippaşa Camisi’nde öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Son zamanlarda güncel Çernobil fotoğrafları pek yayımlanmaz oldu.Merak edip duruyordum.Acaba bitkilerde ki gelişmeler nedir ve doğa kendini toparlamış mı? diye…
Sonunda çok taze fotoğrafları bulabildim.
Sonuç:Doğa ne kadar toparlamaya çalışsa da değişen hiç bir şey yok
‘Yaşanabilecek’ gezegen bulundu
Astronomlar, güneş sisteminin dışında, ‘yaşanabilecek’ bir gezegen buldular. Samanyolu’nda bu tip başka gezegenler de olabileceği düşüncesi güçlendi.
Astronomlar, güneş sisteminin dışında, ‘yaşanabilecek’ bir gezegen buldular. Samanyolu’nda bu tip başka gezegenler de olabileceği düşüncesi güçlendi.
Bir deney sırasında meydana gelen 20’nci yüzyılın en büyük nükleer kazası, Ukrayna’nın Kiev iline bağlı Çernobil kentindeki nükleer güç reaktörünün dördüncü ünitesinde, gece 01.30 sularında meydana geldi.26 NİSAN 1986 Yılındaki kaza sonrasında atmosfere büyük miktarda radyoaktif madde salındığı, olaydan dört gün sonra tüm dünya tarafından öğrenildi.
Deneyin amacı, reaktörün çalışması aniden durdurulduğunda, buhar türbinlerinin daha ne kadar süreyle çalışmayı sürdüreceğini ve böylece ne kadar süre acil güvenlik sistemine güç sağlayabileceğini öğrenmekti.
26 yıl önce yaşanan patlamadan sonra ortaya çıkan radyasyon bulutu yüzünden Ukrayna, Belarus ve Rusya’nın batısındaki bölgelerde yaşayan yüz binlerce kişi evlerini terk etmek zorunda kalmıştı.
Kaza sonrası çalışma ekibinde bulunanlar ve o bölgedeki insanların kurtulma şansları olmadı. Bu da yetmezmiş gibi çevresinde bulunanlar ve çocukları da bu faciadan etkilenen kişilerdi. Tiroid kanseri en çok başgösteren hastalık oldu o dönemde ve önüne geçmek çok zordu. Lösemi…O dönemin baş belasıydı ve ölü sayısı gün geçtikçe artıyor ve bu facianın yaraları kapanmıyordu. Çernobil 2000 yılına kadar faaliyetlerini sürdürdü etrafına bir duvar çekildi tabii bu duvar hiçbir işe yaramadı ve yapılan baskılar sonucu 2000 yılında Çernobil’in sonu geldi ve kapatıldı.
Caz ve popüler müziğinin öncü isimlerinden Ayten Alpman 83 yaşında hayatını kaybetti. Bir süre önce zatürree teşhisiyle hastaneye kaldırılan ünlü sanatçı arkasında, ‘Memleketim’, ‘Tek Başına’ ‘Ben Varım’ ve ‘Ben Böyleyim’ gibi unutulmaz eserler bıraktı
Haftayı, bir büyük kayıp haberiyle, Türk cazının ve popüler müziğinin eşsiz sesi, öncü ismi Ayten Alpman’ın vedasıyla kapattık. 83 yaşındaki sanatçı, birkaç gün önce zatürree teşhisiyle Osmanoğlu Kliniği’ne kaldırılmıştı. Cuma akşamı durumu ağırlaştı ve ajanslara o haber düştü… “Bir başkadır benim memleketim” ile ünlenmiş olabilir ama Ayten Alpman çok daha fazlasıydı…
Yıl 2007 idi, “Aliye” dizisinde çalan “Ben Varım” şarkısıyla Ayten Alpman adı yeniden gündeme geldiğinde. Bir anda onun o şaşaalı dönemini bilmeyen gençlerin diline dolanmıştı, “O giderse ben varım” sözleri… Sonra 30 yıl
Şişli Büyükdere Caddesi’ndeki İstanbul Cevahir Alışveriş Merkezi’nin 5. katında bulunan bir yemek firmasına danışmanlık yapan Sevinç, kalp krizi geçirdi.
Alışveriş merkezindeki görevlilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, yaptıkları incelemede Sevinç’in hayatını kaybettiğini tespit etti.Yakınları tarafından alınan Sevinç’in cenazesi, yetkililerin
BUGÜN 18 MART
18 Mart Şehitler Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin yıldönümünde Başkent’te ilk tören Anıtkabir’de yapıldı… Ardından Şehitlikte… Hiç dinmeyen acılar bir kez daha tazelendi… Evlatlarına, babalarına, eşlerine giden şehit yakınları hem gururluydu… Hem de hüzünlü…